BALIKESİR MEM’DE “BUL TORPİLİ, KAP MAKAMI” OYUNU
Balıkesir İl Milli Eğitim Müdürlüğünde torpil minaresine kılıf uydurma telaşı...
Şahsıma soruşturma,
Torpilli kişiye ise atama…
Torpil sistemi son hız devam...
Bizim jenerasyon hatırlar; kör noktalarda veya köhne kahvehane önlerinde “Bul karayı, al parayı” oyunu ile göz boyayarak oyun adı altında dolandırıcılık yapılırdı.
Bir gün (o sıralar daha 6-7 yaşlarındaydım) okul çıkışı eve giderken 10-15 kişiden oluşan kalabalık bir grup dikkatimi çekti.
Usul usul yaklaşıp aralarına girerek ne olduğuna bakmak istedim.
Ortalarında, sandıklardan oluşan üzerine tepsi konmuş-yani dolandırıcılık tuzağı kurulmuş-bir tezgah
hali hazırda tıkır tıkır işliyordu...
Baş üçkağıtçının elinde dört çubuk; sözde üç çubuk boş, bir çubuk dolu...
Dolandırılacak kişi de şayet dolu çubuğu bulursa kazanacak, yoksa dolandırılacak...
5-10 dakika oyunu pür dikkat izledim. Fark ettim ki, tüm çubuklar boş!
Bir oyunu çözmenin verdiği çocukluk heyecanı ile avazım çıktığı kadar “Çubukların hepsi boş kiiiii” diye bağırdım.
Beni o ana kadar fark etmemiş ve kendilerini oyuna kaptırmış herkes aniden benim farkıma vardı...
Ve saniyeler içinde birileri kolumdan tuttuğu gibi beni dışarı çekti ve oradan kovdu...
Az ileri gidip dönüp arkama merakla baktığımda ortalık toz dumandı…
Ben ordan çıkar çıkmaz dolandıran grup ile dolandırılan kişiler tekme tokat birbirine girmişti…
Çocukluktan bu zamana değişen pek bir şey yok gerçek hayatımızda…
BALIKESİR MEM’DE OYUNUN ADI:
“BUL TORPİLİ, KAP MAKAMI”
Bu kez de torpilim olmadığı için hem sınavını kazanıp hakettiğim makamdan hem de “Üniversiteye git” adı altında Bilsem’den kovuluyorum…
Torpilin yoksa “Makamda gözün mü var?” denilirken...
Torpilin varsa “Abi ne demek, al makam senin olsun” oyunu…
Üstelik bu oyunlar Milli Eğitim Bakanlığına bağlı kurumlarda görev yapan torpil yanlısı birilerince yapılıyor...
Çocukluktan zihnimde kalan “Bul karayı, al parayı” oyunu yerine, yetişkin hale geldiğimizde üzülerek gördüm ki MEB bünyesinde çalıştığı halde torpil yanlısı olanların bu makam işleri “Bul torpili, kap makamı” oyununa dönmüş durumda...
Lâkin bu oyunda “Bul karayı, al parayı” oyunu, “Bul torpili, kap makamı” oyununun yanında sönük kalmış...
“Bul karayı, al parayı” oyununda zarar gören 3-5 saf vatandaş vardı...
MEB BÜNYESİNDEKİ “BUL TORPİLİ, KAP MAKAMI” OYUNUNDAN HERKES ZARAR GÖRÜYOR...
Makam kapmaca oyunundan kimler zarar görüyor hep beraber bir bakalım:
En başta o makamda olması gereken liyakat sahibi öğretmen zarar görüyor...
Sonra toplumun tüm kesimlerinde mevcut olan adalet ve hakkaniyet duygusu büyük yara alıyor...
Makamı hak eden liyakat sahibi makamı şereflendiremediği gibi, üstüne üstlük bir de türlü mobbinglere maruz kalıyor...
O öğretmene uygulanan mobbingler yüzünden de tüm öğrencileri, asla telafi edilemeyecek derecede zarar görüyor...
Çünkü kurumun kadrolu öğretmeninin elinden öğrencileri pat diye alınıp bu öğrenciler tepeden inme, görevlendirme yoluyla Bilsem’e getirilen, alakasız bir öğretmene veriliyor...
Matematik dersini doktoralı öğretmeninden alacakken sadece dört işleme talim etmek durumunda bırakılan öğrencilerimin kafası alabora oluyor haliyle...
Devletimizin en güzide kurumlarından biri olan MEB, bu ucube durumlar nedeniyle inanılmaz zarar görüp adı maalesef torpil ile anılmaya başlıyor…
DOLANDIRICILAR BİLE KENDİLERİNİ TEKNOLOJİK OLARAK GÜNCELLERKEN...
Şimdi hiçbir yerde “Bul karayı, al parayı” sahtekarlığı kalmadı.
Çünkü dolandırıcılar da level atlamış durumda.
Onlar bile kendilerini çabucak güncellemiş.
Günümüzde dolandırıcılık işlerinin adı da kapsamı da değişti;
Ya internetten çeşitli uygulamalarla, ya telefon dolandırıcılığıyla veya bankamatik fareleri diye adlandırılan işler ile...
PEKİ MEB NEDEN KENDİNİ GÜNCELLEMİYOR?
Öyle ya, dolandırıcılar bile kendini güncelliyorsa Devletimizin en devası kurumu MEB niçin kendini güncellemesin?
Çünkü MEB'de üst makamlarda oturanların MEB sistemini güncellemeye dair hiçbir dertleri, tasaları yok...
Kendileri nasılsa üst makamlara gelmişler, ne güzel…
Onlar tepe makamlarda olduklarından dolayı da MEB’de güncellenmeyen makam sisteminden de hiçbir zarar görmüyorlar...
Üst makamdakiler MEB’deki bu güncellenmeyen makam sisteminden en küçük bir zarar görse reset tuşuna anında basar, MEB’deki makam sistemini ivedilikle güncel hale getirirler...
Nasıl olsa zarar gören kim?
Gariban bir öğretmen; Dr. Meryem ÇILDIR ve onun talihsiz öğrencileri…
Pehhh…
Kalkıp da koskoca MEB bunu umursar mı? Tabii ki umursamaz...
BİLSEM’DE MÜDÜR YARDIMCISI ATAMASININ ALTINI KAZI, TORPİL ÇIKIYOR...
Efendim, yine bizim jenerasyonun çocukluk döneminde Milli Piyango İdaresi’ne bağlı kazı kazan oyunları yeni çıkmıştı...
Bizim jenerasyonun yetişkinleri durur mu? Kazanmak için peş peşe 3-5 kere alıyor. Bakıyor kazanamıyor, oyunun adını hemen değiştiriyor: “Kazı kaybet”...
Şimdilerde torpilci zihniyet yüzünden MEB’de makam işleri “Torpil bul, makam kazan” oyununa dönmüş durumda...
Torpilin yoksa, makamı sınavıyla kazansan dahi “Yok sana makam falan, git üniversiteye, haydeee…” sistemi devreye giriyor...
BİLSEM’DE MÜDÜR YARDIMCILIĞI ATAMASINI KAZIYALIM BAKALIM ALTINDAN NE ÇIKACAK?
Geçen yıl, bir köy okulundan müdür beyin torpilli arkadaşı, Bilsem ile uzaktan yakından alakası olmadığı halde, Bilsem’e tepeden inme olarak müdür yardımcısı olarak görevlendiriliyor...
Üstelik doktoralı ve Bilsem’in kadrolu, 10 yıl bu kuruma emek vermiş bir öğretmeninin sınav kazanarak elde ettiği müdür yardımcısı olma hakkı hiç edilerek yapılıyor bu görevlendirme…
Bu sene Bilsem’e ataması da yapılmış görevlendirme müdür yardımcısının… Efendim, yönetmeliklere uygunmuş…
Güler misin, ağlar mısın?
Altı torpil…
Üstü liyakat mı olmuş oluyor?
Kusura bakmayın da bu altı forma, üstü sorma gibi olmuş...
Kargalar dahi güler bu atamaya…
Bakınca daha çok, Balıkesir İl Milli Eğitim Müdürlüğü torpil minaresine kılıf uydurmuş gibi duruyor...
Fakat ne yazıkki, her yerden torpil sistemi açık seçik şekilde ışıl ışıl gözüküyor...
Yani torpil minaresine bu kılıf hiç uymamış.
Makam hakkımı çalanlar, yine kılıf uyduramamış...
Torpile kılıfını uydurmada yetersiz kalan müdür beyler ile acaba muasır medeniyet seviyesine MEB çıkar mı?
Dr. Meryem ÇILDIR