BİR ÖĞRETMEN OLARAK ÖĞRENCİLERİMİN HAKLARINI VE HUKUKUNU ARAYIP SORMAYAYIM MI?
Kimse bana torpil sistemini kabul ettiremez.
15 yaşlarından bu yana türlü türlü engellemeler ile karşılaşmış, türlü türlü mobbinglere maruz kalmış ve daha çocuk sayılacak yaşlarda kendimi derslerime ve ilime vermem ve sınavlarımı düşünmem gereken zamanlardan bu yana engeller ile büyük mücadele içinde kendimi bulmuş, başarıyı ilke edinmiş, başarılı olmanın yolunda türlü engelleri ve mobbingleri aşama aşama aşmayı ve bugünlere gelmeyi başarmış biriyim...
YIL OLMUŞ 2023 TORPİL MOBBİNG SİSTEMİ
Herkes uzay çağı ve teknoloji çağını yakalamak için bilim ve ilim ile uğraşırken benim önüme konmuş takoz misali, torpil sistemi ile yine uğraşmak zorunda kalıyorum...
Yıllarca zaten mücadele etmiş biri olarak bu torpil sistemi sayesinde şimdiye kadar çoktan ordinaryüs olacakken ilimin, bilimin zirvesine çıkacak, ülkeme ve milletime daha çok bilimsel çalışmalar yapacakken türlü engellemeler sayesinde sadece doktora yapmakla kalakaldım. Neden? Çünkü birilerinin keyfe keder ayak oyunları ve adam kayırmacılığı yüzünden...
TORPİL İLE MÜCADELEM SONUNA KADAR DEVAM EDECEK
Yine karşıma çıkan istemezükçüler… Ellerinde neden istemediklerine dair en küçük elle tutulur, gözle görülür söyleyecekleri bir tek kelime dahi yok...
Tek dertleri, türlü ayak oyunları ve köy kurnazlığı ile hakettiğim halde yönetici yapmamak. Başka hiçbir dertleri yokmuş gibi, tam iki yıldır bunun için uğraştılar...
SUS, OTUR, KONUŞMA, YAZMA HOCA HANIM
Şimdi tüm herkese ve okuyucularıma soruyorum:
Gördüğüm engellemeler karşısında, görmüş olduğum mobbingler karşısında, görmüş olduğum hak yeme, adam kayırmacılık ve adaletsizlik karşısında susayım mı?
Ben mecbur muyum öğrencilerime bilimsel çalışmalar yaptırmak varken mobbingler ile uğraşmaya?
Zarar gören sadece şahsım değil ki; tüm sistem zarar görüyor bu torpil olayından…
Öğrencilerim iki yıldır mobbingler nedeni ile doğru düzgün matematik dersi dahi göremedi...
Olur olmaz bahaneler öne sürerek elimden hem Tübitak proje öğrencilerimi hem ek derslerimi aldılar...
Vermiş olduğum dilekçelerimi işleme dahi koymadılar...
Sırf maddi ve manevi zarar vereceğim diye, dönem ortasında elimden apar topar öğrencilerimi aldılar...
Alakasız bir şekilde, Bilsem dışından ışık hızı ile görevlendirme öğretmen getirdiler...
Öğrencilerimin haklarını ve hukukunu arayıp sormayayım mı ?
Sırf yönetici yapmamak adına, sicilime türlü saldırılar yapıp 20 yıllık tertemiz sicilimi bozmaya kalktılar...
Sırf istediklerini, kendi adamlarını yönetici yapmak için...
Bir gazeteci olarak yanlış giden uygulamaları dile getirip düzelmesi için çaba gösterip yazmayayım mı?
Öyle bir ayak oyunu sistemi ki, ulusal ve uluslararası projeler yapacak proje öğrencilerimi caydırma yolu ile elimden aldılar... Sırf, şahsımı başarısız göstermek adına...
Yöneticilik sınavını ve mülakatı kazanmış 20 yıllık, doktoralı, liyakat sahibi bir öğretmen olarak alnımın akı ile, ilmim ile, bilgeliğim ile yönetici olmaya hak kazanmış biri olarak bu önüme konulan torpil takozları ile neden ve niçin uğraşmak zorundayım, bunu sorup sorgulamayayım mı?
Birinin torpili varsa, adamı veya madamı varsa bana ne, beni ne ilgilendirir? Kurum ile alakasız kişileri, bilgisiz ve yetersiz kişileri getirip başıma tepeden inme amir ve yönetici yapmaya kimin ne hakkı var?
Beni hala mücadele edip uğraşmak zorunda bırakmaya kimin ne hakkı var?
İlimin ve bilimin önüne geçen bu torpil sistemine karşı sonuna kadar mücadelemi sürdürecek ve herkes anlayana kadar, liyakat sistemine bağlı olarak yöneticilik hakkımı savunmaya ve yazmaya devam edeceğim…
Torpil varsa, kul hakkı vardır...
Torpil varsa, adaletsizlik, haksızlık ve hukuksuzluk vardır...
Hakkımı kimsenin yeme hakkı yoktur...
Torpili varmış, varsa bende de ilim, bilim ve liyakat var. Hangisi daha önemli?
Dr. Meryem ÇILDIR