CHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz, 15 Ekim'de Sinop'un Boyabat ilçesinde bakır maden sahası tesisi kurmak için gerçekleşecek ihalenin Cengiz Holding'e verileceğini söyledi. Üretilen bakırın piyasa değerinin 100 milyar TL ancak ihale bedelinin 3,5 milyar TL olmasına dikkati çeken Yavuzyılmaz, aradaki 28 kat farka işaret etti.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz, "AKP'nin Sinop Boyabat Bakır Maden Sahasını adrese teslim bir ihaleyle Cengiz Holding'e peşkeş çekmek üzere olduğunu tespit ettik. İhalenin tarihi 15 Ekim. Boyabat Bakır Maden Sahasında üretilecek bakırın piyasa değeri ihale şartnamesine göre bizim yaptığımız hesaplamalarla birlikte 100 milyar lira. Ancak sahanın rekabetten uzak bir şekilde ihale bedeli 3 buçuk milyar lira. Aradaki fark 28 kat" dedi.
Öte yandan Yavuzyılmaz, ihalenin bu şartlarda yapılması durumunda Maden Tetkik ve Arama (MTA)'nın şirketin yıllık cirosundan alacağı payın yüzde 1, oysa ihale rekabete açık hale getirildiği takdirde devletin cirodan alacağı payın yüzde 25 olduğunu belirtti.
"Yapılan ihaleler Cengiz Holding'i devasa bir avantaja kavuşturuyor"
Deniz Yavuzyılmaz, şunları söyledi:
"AKP'nin Sinop Boyabat Bakır Maden Sahasını adrese teslim bir ihaleyle Cengiz Holding'e peşkeş çekmek üzere olduğunu tespit ettik. İhalenin tarihi 15 Ekim. Boyabat Bakır Maden Sahasında üretilecek bakırın piyasa değeri ihale şartnamesine göre bizim yaptığımız hesaplamalarla birlikte 100 milyar lira. Ancak sahanın rekabetten uzak bir şekilde adrese teslim ihale bedeli 3 buçuk milyar lira. Aradaki fark 28 kat. Şartnamedeki izabe tesis şartına göre bu şartı Türkiye'de sağlayan tek bir firma var; o da Cengiz Holding. Cengiz Holding Türkiye'deki bakır üretimini sağlayan tesisi 2004 yılında AKP marifetiyle devletten özelleştirme yoluyla çok cüzi bir rakama 33 milyon dolara devraladı bugün itibarıyla aynı tesisi kurmak istese bir başka şirket 300 milyon dolar gibi bir rakama ihtiyacı var. Bu şekilde yapılan ihalelerde Cengiz Holding'i devasa bir avantaja kavuşturuyor. Bu şekilde yapılan ihalelerle bakır maden sahalarını adeta topluyor. Kendisi doğrudan ihaleye girerek de alabiliyor, kendisini gizlemek istediğinde ise bir başka şirket aracılığıyla da."
"Rekabet oluşmasa bile ihale yine bu şirkete veriliyor"
Yavuzyılmaz, Elazığ'ın Maden ilçesinde gerçekleşen ihalede de farklı bir şirketin ihaleye girdiğini ancak şartname şartları buna göre düzenlendiği için ihaleden üç gün önce Cengiz Holding Yönetim Kurulu üyesinin ortak olarak alındığını söyledi. Tekelleşmenin ve kamu zararının doğduğunu ifade den Yavuzyılmaz açıklamalarını şöyle sürdürdü:
"Tıpkı 2021 yılında Elazığ'ın Maden ilçesindeki bakır sahasının ihalesinde olduğu gibi yine orada da izabe tesisi şartı vardı. Burada da Port Madencilik adı verilen yine 2021 yılında kurulmuş olan aynı zamanda Sürat Kargo ihalesini de TMSF'den almış olan Halil İbrahim Bacacı'ya ait bir şirket aldı. Port Madencilik 19 Nisan 2022 tarihli Ticari Sicil gazetesine göre ihaleden sadece üç gün önce Cengiz Holding yönetim kurulu üyesi Şeref Cengiz'i ortak olarak alıyor. Ardından bir süre sonra Port Madenciliğin hisselerini Şeref Cengiz'e devrediyor. Aynı durum şu an Boyabat Bakır Maden Sahasının ihale sürecinde de yaşanıyor. Cengiz Holding Türkiye'de izabe tesise sahip tek şirket olduğu için, yeni bir izabe tesisi kurmak durumunda kalarak yaklaşık 300 milyon dolar daha fazla yatırım yapmak zorunda bırakılacak rakip şirketlerin devre dışı bırakılmasıyla adeta bu ihalelerin doğrudan tek kazananı durumuna geliyor. Diğer taraftan şartnameye göre ihaleye tek bir firma katılsa bile yani rekabet oluşmasa bile maden sahasının ihalesi yine bu şirkete veriliyor. İhale bu şartlarla yapılırsa MTA'nın yıllık cirosundan alacağı pay yüzde 1 olarak tarif edilmiş. Oysa ihale rekabete açık hale getirilip devlet payının açık arttırılması usulüyle ihale yapılırsa devletin yıllık cirodan alacağı pay yüzde 25'e kadar yükselebiliyor.
"Bu konuyla ilgili girişimlerimizi sürdüreceğiz"
Bu nedenle 15 Ekim'de yapılacak olan bu ihalenin ya iptal edilmesi ya da şartlarının değiştirilerek kamu zararı veya kamunun gelir kaybının ortadan kaldırılması gerekiyor. Bu konuyla ilgili girişimlerimizi sürdüreceğiz. İzabe şartlı yapılan ihalelerde Cengiz Holding adeta AKP tarafından doğal bir tekel haline getirilmiş durumda. Bu nedenle de Cengiz Holding bu ihalelere ya tek başına girip alacak kadar avantajlı durumda ya da bir başka şirkete ihaleyi kazandırıp daha sonra bu şirketten bu ihale sahasını devralacak bir planlama yapıyor. Genel Başkanımız Özgür Özel'in bugün kürsüde ifade ettiği Elazığ'ın Maden ilçesindeki bakır madeni sahasını ilgilendiren ihaleyle ilgili böyle bir süreç yaşandı. Şu anki Sinop Boyabat Bakır Maden Sahası ihalesinde de ihaleyi alan şirketin devretmek istediğinde bunu kısıtlayıcı herhangi bir hükmün bulunmadığını da tespit ettik."(ANKA)