Deutsche Welle Türkçe servisi muhabiri Pelin Ülker Gaye Erkan ailesi hakkında yeni iddialar ortaya attı. Bunları yorumsuz aktarıyoruz:
DW Türkçe’ye konuşan bir banka yetkilisi, Ankara’daki TCMB Sosyal Tesisi’nin Hafize Gaye Erkan’ın talimatıyla tadilat yapılacağı bahanesi ile kapatıldığını, burada görev yapan aşçı ve garsonların tamamen Başkan ve ailesi emrine tahsis edildiğini iddia etti. Tesisin zaten pandemi döneminde kapsamlı bir tadilattan geçirilip yenilendiği ve banka çalışanları ile emeklilerine hizmet verdiğini anlatan yetkili, “Buranın kapatılmasının asıl sebebi burada görev yapan aşçı ve garsonların tamamen Başkan ve ailesi emrine tahsis edilmesidir” ifadelerini kullandı.
Babasıyla ilgili iddialar doğru
Yetkili, Hafize Gaye Erkan’ın babası Erol Erkan’a makam aracı ve makam odası tahsis edildiği bilgisinin de doğru olduğunu belirterek “Bankada hiçbir resmi görevi olmamasına rağmen Başkan Hafize Gaye Erkan’ın babası Erol Erkan, Banka’nın Özel Kalem, Destek Hizmetleri ve İnsan Kaynakları başta olmak üzere birçok idari biriminin işlerine karışmakta, bu birimlerin başındaki kişilerden bilgi almakta ve bunlara doğrudan talimat vermektedir. Özellikle Başkanlık katında çalışan aşçı, garson ve temizlik görevlilerine ağır psikolojik şiddet ve mobbing uygulanmaktadır” diye konuştu.
“Başkan yardımcıları görmezden geliyor”
Başkanlık katında çalışan personelin aile bütünlükleri hiçe sayılarak sürekli İstanbul ve Ankara arasında görev değişiklikleri yapıldığını, çalışanların keyfi olarak sabah saatlerine kadar bankada tutularak fazla mesai yaptırıldığını aktaran yetkili, “Başkan’ın çocuğu, annesi ve babası için ayrı ayrı ve farklı zamanlarda bankada özel yemekler hazırlanmaktadır. Başkan Erkan’ın annesi de çocukla ilgilenme amacıyla genellikle bankadadır ve o da banka çalışanlarına talimat vermektedir. Tüm bu gayri hukuki uygulamalara, bu birimlerin bağlı olduğu Başkan Yardımcıları ses çıkarmamakta, görmezden gelmektedir” dedi.
Sözcü gazetesinde yer alan Cem Yıldırım imzalı haberde, Erol Erkan’ın bankada gayri resmi olarak yönetici konumuna getirildiği, personelin işe alınması, çıkarılması, tayin gibi konularda yetkilendirildiği iddia edildi. Habere göre, şikayetçi Bozkurt CİMER’e 5 Ocak 2024 tarihindeki başvurusunda, Baba Erkan’a bankada oda, koruma ve makam aracı tahsis edildiğini öne sürdü. Aralık ayında ise Erkan’ın Hürriyet’e verdiği röportajın AKP’nin PR işlerini yapan ajans tarafından ayarlandığı, organizasyonu ise Gaye Erkan’ın babasının yaptığı iddiaları ekonomi basınına yansımıştı.
“Görgüsüzlüğün ötesinde ülke bundan zarar görür”
DW Türkçe’ye konuşan bir eski TCMB yetkilisi de Gaye Erkan ve ailesine ilişkin iddialar hakkında “Sadece Merkez Bankası’nda değil, hiçbir kamu yönetiminde böyle bir şeyin olmaması lazım. Makam sahiplerinin anneleri, babaları, eşleri, çocukları, yönetime niye müdahil olurlar? Son derece yanlış. Etik dışı. Ülke bundan zarar görür” ifadelerini kullandı.
Bu durumun o makamda bulunan kişinin olgunluğu ve yönetim tarzı ile ilgili olduğunu anlatan eski TCMB yetkisi, “Maalesef bu olgunluğa ulaşamamış. Bu işler bir birikim meselesi. Bu birikimin içselleştirilmesi ve bunun üzerine bir davranış tarzının inşa edilmesi gerekiyor. Maalesef yaşınız kaç olursa olsun böyle bir şey yapıyorsanız, diplomanız kaç tane olursa olsun, ne kadar parlak olursa olsun, görgüsüzlük ve görgüsüzlüğün ötesinde kamu yönetimi, ülke bundan zarar görür. Aynı Osmanlı’daki gibi. Valide sultanların, diğer eşlerin devlet yönetimine karışması sonuçta ülkenin zararına oldu ve hepimiz battık, İmparatorluk battı. Bu böyle bir şey” eleştirilerini yöneltti.
İYİ Parti Milletvekili Turhan Çömez de Gaye Erkan’ın babası Erol Erkan’a dair iddialarla ilgili soru önergesi verdi. Çömez, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in yanıtlaması talebiyle verdiği soru önergesinde, Hafize Gaye Erkan’ın babası ve annesine özel protokol uygulandığı bilgisini doğru olup olmadığı, baba Erol Erkan’a bir makam odası tahsis edilip edilmediği, Erol Erkan’ın Merkez Bankası’nın bulunduğu binaya devletin makam araçlarıyla gidip geldiği iddialarının doğru olup olmadığı ve tüm bunlar doğruysa böyle bir uygulamanın Merkez Bankası’nın itibarına ve güvenilirliğine zarar vereceğini düşünüp düşünmediğini sordu.
Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan’dan ise söz konusu iddialara ilişkin kamuoyuna yansıyan bir açıklama gelmedi.