ELETRİK BORCU

ELETRİK BORCU

Zeynep Hanım yeni evlenmiş ve eşi ile beraber kiracı olarak yuvalarını kurmuş, mutlu bir gelecek hayalleriyle yaşamaya başlamışlardı.

Aradan aylar geçmiş, Zeynep Hanım hamile kalmış, biraz da rahatsızlıklar baş göstermeye başladığından çalışma hayatına ara vermek zorunda kalmıştı.

Eşi ise kendi rutin işinde çalışıyor, hem ev kirasını, hem mutfak masraflarını karşılıyor, hem de faturaları ödüyordu.

Fakat Zeynep Hanım’ın eşi, bir gün aniden işten çıkarılır…

Ve iş rutinleri bozulur.

Eşi işsizlik maaşı ile geçinmeye çalışırken bir taraftan da iş aramaya başlar…

Zeynep Hanım’ın hamileliği ise biraz sorunlu ve masraflı şekilde, son günlerine doğru hızla yaklaşmaktadır.

Derken, nihayetinde doğum gerçekleşir.

Minicik bebeklerini kucaklarına alırlar ve iki kişilik bir aile iken, bu kez üç kişilik, mutlu ve daha sıcak bir yuva haline gelir kirada oturdukları evleri…

Doğum masrafları, bebeğin masrafları, bez parası, hastalığı, ilacı, maması derken masrafları bir hayli artmıştır.

Zeynep Hanım’ın eşi yeni işine girmiş olsa da, yine de zar zor yetişmeye çalışırken bu kez error verir ve elektrik faturası bir hayli yüksek gelir.

Bebekleri küçük olduğu için ısınmadan tasarruf edemezler.

Mecburen “Elektrik faturasını bu ay ödemeyelim” derler…

Zeynep Hanım başına gelenleri anlatırken göz yaşları içinde “Demez olaydık” der.

ELEKTRİK FATURASI, KABUSLARI HALİNE GELİR

Gelin, hikayemizin geri kalan kısmını Zeynep Hanım’ın kendisinden dinleyelim:

“Bir ay elektrik faturasını ödeyemedik. Aradan on beş, yirmi gün geçtikten sonra, gelip elektriğimizi kestiler…

Bebeğim ufak olduğu, kapkaranlık bir evde oturamayacağımız ve elektriğimiz de olmadığı için kombi de çalışmadığından kesilen elektriği tekrar açtırmak zorunda kaldık. Çünkü bebeğimiz yeni doğmuş, hem karanlık, hem ev buz gibi, başka çaremiz yoktu ve faturayı ödeyecek paramız da yoktu.”

SÜREKLİ, DÜZENLİ OLARAK HER GÜN GELİP ELEKTİRİĞİMİZİ KESTİLER…

“Tamam anladık” diyor Zeynep Hanım, “Paramız yok, faturamızı ödeyemedik, borcumuza hem faiz işletip hem her Allah’ın günü gelip düzenli olarak elektriğimizi kesmek de neyin nesi, onu hiç anlayamadık”…

Hatta bazı günler, günde iki kez gelip kontrol etmeye başlamışlar. Elektrik açılmışsa gelip bir daha kesiyorlarmış.

Paran yoksa, kapkaranlık, buz gibi bir evde, bebeğin ile donarak yaşamak zorunda kal…

ELEKTRİKTE CEZA ÜSTÜNE CEZA

Faturayı ödeyemedikleri için her gün kesilen elektrik nedeni ile açma kapama cezası borçlarının üzerine sürekli ekleniyor…

Aradan böyle üç ay geçiyor ve artık elektrik faturasında ipin ucu tamamen kaçıyor…

Gündüzleri komple karanlık bir evde, hiçbir elektrikli ev aleti, çamaşır makinesi, buzdolabı, bulaşık makinesi, televizyon ve en önemlisi de kombi çalışmadığı için, buz gibi evde yaşamak zorunda kalıyorsunuz…

Üstelik, küçücük, minicik, yeni doğmuş bebeği ile…

Eşi, akşam işten gelince, mecburen, kendi imkanları ile bir elektrik ustası buluyor ve 100 TL’ye elektriklerini açtırıyor.

Sabah erken saatlerde ise elektrik idaresine bağlı çalışanlar gelip yine elektriklerini kesiyor ve yeni bir açma kapama ücreti daha borçlarına ekleniyor…

ÇEKİLİR DERT DEĞİL!

Derken, aradan, böyle köşe kapmaca ile, beş ay geçiyor…

Tabi ki borç katmerli olmuş; hem ceza, hem faiz, hem fatura üstüne fatura gelmiş…

Hem de her akşam elektrik ustası bul, her defasında elektriği açtırmak için ona para ver…

Çile üstüne çile derken…

Sonunda, elektrik idaresi tek taraflı olarak sözleşmeyi feshediyor…

KAÇAK ELEKTRİK KULLANIYORSUNUZ!

Sözleşmeyi elektrik idaresi tek taraflı feshettiği için de bu kez borçlarına kaçak elektrik kullanım cezası ekleniyor…

Ve ayrı ayrı avukatlara veriliyor…

Fakir düşmüş birine, elektrik idaresi tarafından darbe üstüne darbe uygulaması…

Toplam borç iki ayrı avukata veriliyor.

Ve tüm borçlara, icra masrafı ve avukat vekâlet ücretleri ekleniyor…

İki ayrı avukata verildiği için iki ayrı avukatın ayrı ayrı vekâlet ücreti ve ayrı ayrı dosyalar olduğu için de ayrı ayrı icra masrafları borçlarına ekleniyor…

Sisteme bakar mısınız?

Çok şahane değil mi??

ELEKTRİK FATURASI PİRE İKEN DEVE HALİNE GETİRİLİYOR…

Evet, Sevgili Okuyucularım;

Bizzat yaşanmış ve gerçek bir hikayedir…

Bu kadar acımazsız olunmamalı!

Fakire bu kadar yük yüklemek hangi vicdan ile açıklanabilir?

Faturasını ödeyemediği için zaten gecikme faizi alınıyor.

Faiz alındığı halde, neden ceza üstüne ceza uygulanıp fukaranın elektriği gelip neden kesiliyor?

Bu uygulamadan muzdarip olan kim bilir kaç aile vardır…

Su veya doğalgaz faturalarında durum böyle değilken, ödeme için süre tanınıyorken, birikmiş borç taksitlere bölünüp ödemede kolaylık sağlanıyorken,

Neden her şeyin bu çağda elektriğe bağlı olduğu bilindiği halde, bu acımazsız yöntem uygulanıyor?

Elektrik faturasını ödemede farklı alternatifler üretilemez mi yani?

Fakir düşmüş veya bir dönem parasız kalmış bir ailenin halini anlamak, onlara süre tanımak ve ödeme kolaylığı sağlamak varken…

Düşene yardım etmek varken…

Düşüne bir darbe daha vurmak neden acaba?

Dr. Meryem ÇILDIR