- KADIN- VE - ERKEKLER- ARASINDA - OLMASI-GEREKEN - MAHREMİYET-ESSASLARI -

- KADIN- VE - ERKEKLER- ARASINDA - OLMASI-GEREKEN - MAHREMİYET-ESSASLARI -

• Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla.

• Allah'a hamd Resulün'e sâlât ve selâm olsun.

• Allah'ın rahmeti bereketi mağfireti üzerinize olsun.

• Değerli kardeşlerim bu haftaki yazım da, Sosyal medyada gördüğüm bazı üzücü olaylar dan mütevellit hemde peygamber efendimizin ; (salat ve selam olsun)

• "Siz müminler birbirinizin aynası durumundasınız ,Eğer birbirinizde düzeltilmesi gereken bir hata bir yara

görürseniz hemen onu giderin"

(Buhâri, Edeb: 34)

hadisi şerifine binaen ,

bir toplumun olmazsa olmazı ahlâk , maneviyat ve kavramlarını ele almak -mecburiyetinde hissettim kendimi ve hem kültürel açıdan, hem İslami açıdan, hemde toplumsal açıdan,

• Ahlâk ve maniviyat tabanlı ' birbirine nikah düşen yabancı erkek ve kadınların toplumda ve İslam'da takınması gereken mahremiyeti ele aldım.

• Rabb'im önce kendi nefsime bir ders vesilesi , sonra sizlere okuyup okuduğunuzu anlamak ve âmel etmek nasip etsin İNŞALLAH.

• Önce mahremiyeti ele alalım ,Mahremiyet Nedir?

• Mahremiyet kişisel gizlilik, kişisel özgürlüktür ve her bireyin toplumsal ve dinsel açıdan olmazsa olmaz bir gereksinimidir...

• Modernçağa hükmeden kapitalizm, insanlığın her türlü değerini tüketim çarkına dâhil ederek satmaya çalışmaktadır.

• Bu cihette,Ahlâk ve maniviyatın çöküşü ,Kapitalizmin en büyük pazarlarından biridir.

• Modernizm, kadın-erkek ilişkileri hususunda kendi arzuları dışında kimseye hesap vermesine gerek olmadığını zihinlere kazımakta ve bu şekilde düşündürmekte, hevâ ve hevesi haşa, ilâhlaştırmaktadır.

• Batılı yaşam tarzına özenti ve benzeme arzusu geleneksel şekillerin ve Allah'ın hükümlerini hiçe sayarak ahlakın çok daha ötesinde fesadı yaygınlaştırmıştır.

• Nefsî arzuları azdıran, dünyevî yaşama özendiren modern hayat, kendilerini İslam’a nispet edenleri de kuşatmıştır.

• Sözde İslamı yaşayan kişiler birbirlerine nikah düşen erkek ve kadını aynı ortamda toplayıp, modernize edip , kişilere güya İslamı yaşadığını zannettirmektedir.

• Tesettür defileleri, sanal sunum ve satış alanları, kadın -erkek baş başa çalışma alanları ,mahremiyeti yok eden sosyal medya,

• İslami evlilik portalları , saçma sapan sabah programları ,gibi tesettürün temel felsefesine zıt uygulamaların çarpıklığını özellikle genç nesle anlatmak zorlaşmakta;

• tüketim, azgınlık ve haram kültürü her kesimden insanı etkilemektedir.

• Kur’an’a ve Sünnet’e sağlıklı yaklaşamayan anlayışlar, kadın-erkek meselesini ilahi emirden bir hayli uzaklaştırmakta, modernizm karşısında direnememektedir.

• Asli, konumuz olan kadın-erkek diyaloğu, aralarında nikâh bağı kurulmasında vahyin engel koymadığı kişileri yani birilerine nikah düşen yabancı erkek ve kadını kapsamaktadır.

• Bunun dışındaki ebeveyn, kardeş, evlat, yeğen, amca, hâlâ, dayı, teyzegibi birinci dereceden yakınlarla kurulacak diyaloglarda Kur’an’ın temel ahlak kaidelerine riayet edilmesi yeterlidir.

• Azgınlık ve sapmaların sınır tanımazlığı zaman zaman havsalalarımızı zorlasa da Rabbimizin, insan fıtratını birinci dereceden yakınlara eğilimli yaratmadığı aşikârdır.

• Erkek ve kadın biri diğeri için cinsî uyarıcıdır.

• Bu sebeple yabancı (aralarında evlilik bağı veya devamlı evlenme engeli bulunmayan) erkek ve kadınların birbirlerine karşı ölçülü ve mesafeli davranmaları gereklidir.

• Erkek ve kadının birbirinin davranış, söz ve tavırlarından etkilenmesi kaçınılmazdır.

• Hulâsa , İslam'da yabancı bir kadının yabancı bir erkekle baş başa kalması da doğurabileceği sakıncalı sonuçlar dolayısıyla yasaklanmıştır.

• Bu cihette bu tür eylemleri en aza indirmek ve buna yol açacak durumlardan dikkatli bir şekilde sakınmak gerekmektedir..

• İçinizden ,Şöyle bir soru yöneltebilirsiniz

• Yabancı Erkek ve Kadının aynı Ortamda Bulunması ahlâkî ve İslami açıdan ne gibi zararlara yol açabilir?

• Yabancı erkek ve kadının aynı ortamda bulunması, erkek ile kadının birbirlerine dokunmalarına yol açabilir.

-Elle tokalaşmak da bu dokunmadan sayılır.

• İslâm dini, kadınla tokalaşmayı yasaklamakla kadını tezyif etmiyor.

-Bilakis şerefini kurtarıyor.

• Kötü niyetli kimselerin şehvetle el uzatmasına engel oluyor. (Halil GÜNENÇ, Günümüz Meselelerine Fetvalar II/170)

• Nitekim Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- bu konuda şöyle söylemiştir: Sizden birinizin başına demirden bir iğne batırılması, kendisine helal olmayan (yabancı) bir kadına dokunmasından daha hayırlıdır." Buyurmuştur..

(Taberânî ve Beyhakî, Ma'kal b. Yesar'dan rivâyet etmiş, Elbânî de 'Sahîhu'l-Câmi'; hadis no: 5045'de hadis sahihtir, demiştir.)

• Yine aynı cihette aynı ortamda bulunan yabancı erkek ve kadın arasında hasbel kader haram olan bakış meydana gelebir ki en büyük tehlikelerden biridir bu bakış..

Bunun en büyük delilini ise Rabbimiz Nur süresi 30/31 de bize bildirmiştir.

• Esta'uzübillah

• Mümin erkeklere söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar ve iffetlerini korusunlar. Bu onlar için daha arındırıcıdır. Allah onların bütün yaptıklarından haberdardır.

• Mümin kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar ve iffetlerini korusunlar ( Nur suresi -30 /31 )

• Yabancı bir kadınla bir erkeğin bir arada bulunması ,konuşmanın karşılıklı gülüşmeye ve şakalaşmaya götürmesi veyahut da başbaşa kalmak gibi hallere sürüklemesi kaçınılmaz büyük tehlikelere iten sebeplerdendir.

• Nitekim,Bir hadiste Hz. Peygamber efendimiz aleyhisselam

• "Kim Allah'a ve âhiret gününe iman ediyorsa, yanında mahremi olmayan bir kadınla yalnız kalmasın; çünkü böyle bir durumda üçüncüleri şeytandır"buyurmuştur.

• (Müslim, "Hac", 74; Tirmizî, "Radâ'", 16; Müstedrek, I, 114)

• Böyle bir durum karşı cins için tahrik edicidir, zinaya veya dedikoduya ve tarafların iffetlerinin zedelenmesine yol açabilir.

• Birde günümüzde çok tartışılan bir konu olan ,Kadının sesi erkeğe ,Haram'mıdır? Meselesi vardır.

• Kadının sesi yaratılışı icabı dikkat çekicidir. Özellikle ses normalin dışında bir tonda çıkarsa birtakım mahzurları beraberinde getirmektedir ve dinî tabiriyle “fitneye” sebep olmaktadır.

• Demek ki, haram olan sesin kendisi değil de, kontrol dışı bir mahiyet taşımasıdır.

• Yani kadının sesini inceltip cilveli ,nazik ve erkekleri etkileyecek tonda olmaması gerekir..

• Buna delil olarak ;Ahzab Sûresinin 32. âyet-i kerimesi bu husustaki ölçüyü Peygamber hanımlarının şahsında şöyle veriyor:

• Esta'uzübillah '

• “Ey Peygamber hanımları! Siz herhangi bir kadın gibi değilsiniz. Eğer halinize layık bir takva ile korunacaksanız, yabancılarla câzibeli bir şekilde konuşmayın ki, kalbinde fesat bulunan kimse bir ümide kapılmasın. Konuşurken ciddiyet ve ağırbaşlılıkla söz söyleyin.”

• İbni Âbidîn ise meseleye şu şekilde bir açıklık getirir:

• “Tercih edilen görüşe göre kadının sesi avret (haram )değildir. Yalnız zekâsı kıt olanlar zannetmesinler ki, ‘biz kadının sesi avrettir demekle konuşmasını kasdetmiyoruz. İhtiyaç halinde ve benzeri durumlarda kadının yabancı erkeklerle konuşmasına cevaz veriyoruz.

• Yalnız kadınların yüksek sesle konuşmalarını, seslerini uzatmalarını, yumuşatmalarını ve nağmeli bir şekilde okumalarını caiz görmüyoruz.

• Değerli kardeşlerim kadının zaruret hâlinde erkekler ile konuşması veya sesi haram değildir. Ancak buda demek değildir ki aynı Ortamda oturup şakalasıp laubali bir şekilde muhabbet edebilir. İslam buna cevaz vermez,

• Bu ğibi eylemler ahlakı ve mahremiyeti zedeler , Çünkü ateşin başlangıcı, bile küçük bir kıvılcımdan olmuştur.

• Yabancı kadının ve erkeğin aynı ortamda karışık olarak bulunması , oturması birebir muhatap olması,

- her müslümanın, insanı bir günahtan ondan daha büyük günaha çekmek için şeytanın prensip edindiği bir hal ve eylemdir.

• Müslüman kadın ve erkeklerin bu gibi yerlerden ve durumlardan uzak durması gerekir.

• Düşünün ki ;Rasulullah sallallahu aleyhi vesellem kadın erkek karışımını, Allah’a en sevimli yerler olan camilerde bile yasaklamıştır.

• Erkek ve kadınların saflarını ayırdı. Kadınlar camiden çıkıncaya kadar erkeklerin camiyi terk etmemeleri, camide kadınlara özel bir kapının oluşturulması bu uygulamalardandır.

• Rasulullah efendimiz aleyhisselam ; kadınların bulunduğu temiz ve ibadet yeri- camideki icraatı böyleyse, başka yerlerde bu icraatı uygulanması daha evladır.

• Değerli kardeşlerim :Maslahatı korumak amacıyla mümkün mertebede kadın erkek aynı ortamda karışıklığını engellemek için telafi edecek yollar aramalıyız, Örneğin erkekleri kadınlardan ayıracak mekânlar da toplanmalı ve birbirlerine muhatap olmamalıdır.

• Bu demek değildir ki kadın Sosyal hayattan men edilir !! Hayır Tabikide kadında Sosyal hayatta her birey gibi yer almalıdır .

• Ancak !!

• Islam'da kadın sosyal hayata katılması beli kurallar dahilinde caizdir..

• Aynı şekilde erkeklerin de belil kurallara uyması şarttır.

• Değerli hanım kardeşlerim ;Müslüman bir kadının tüm tavırlarından, konuşmalarından, hareketlerinden, yüzündeki ifadeden, bakışlarından, gülüşünden ne kadar iffetli ve vakarlı bir kimse olduğunu ,,

-her gittiği yerde hissettirmek ve ben iffetli bir kadınım bana yaklaşma mesajını vermekle yükümlüdür.

• İffetli bir kadının doğal bir asaleti, insani bir heybeti ve güvenilir bir kişiliği vardır.

• Hanım kardeşlerim , Kadın toplumun yarısıdır. Diğer yarısını da doğurur ve eğitir.

• Biz hanımlar olarak iffetli ve doğal asalet kisfemizi, giyinirsek şayet toplumun çöken ahlakının düzelmesinde büyük hizmetler etmiş oluruz ki buda en büyük cihaddır .

• Ve ayrıca kadın olsun erkek olsun bir toplumun ahlâk ve maneviyatını korumak düzeltmek , her mümin kula bir borçtur.

• Müslüman, Allah Teâlâ'nın haram sınırlarını çiğnememekle emrolunmuştur.

• Ve Kuran'da kati surette yasaklanan şeyler arasında ,

• Zina veya zinaya sebep olabilecek davranışlarda bulunmamak emri mevcuttur.

• İçinde bulunduğu ortamda ki ,İnsanların bir çoğu bu sınırları çiğneseler bile, her bilinçli müslüman bireyin nefsi ile mücadele edip,kendisinin bu sınırları çiğnememesi gereklidir.

• Aksine müslüman, gücü yettiği kadarıyla iyiliği emretmek ve kötülükten alıkoymakla emrolunmuştur.

• Yoksa insanların kötülüğü (münkeri) işlemeleri, kendisinin de aynı kötülüğe düşmesini ve onu işlemesini haklı çıkarmaz.

• ilâveten, bireylerin aklın, dinin ve insan tabiatının kötü ve çirkin bulduğu her türlü hayasızlık, fuhuş ve sair durumlardan uzak durması hem toplumsal bir öncelik hemde ebedî âlemde azabaptan sakınmanın en büyük gerekliliğidir.

• Değerli kardeşlerim bu dünya şairin de dediği gibi üç günlük fani dünyadır. Ebedî âlemi helak etmeye değmeyecek kadar da aşağılık bir yerdir.

• Zira Allah'ü teâlâ yarattıkları içinde tek dünyayı sevmemiş ve sivri sineğin kanadı,kadar bile değer vermemiştir .

• Değerli kardeşlerim,Bu dünya, ebedî olan âhireti kazanma yeridir. Bu sebeple Allah, yararlı işler yapanlarla yapmayanları imtihan etmek için bu âlemde hayatı ve ölümü yaratmıştır.

• Dünyanın ve dünyalıkların Allah katında bir değeri ve kıymeti yoktur.

• Binainaleyh âlemlere rahmet Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem efendimiz bu husus hakkında şöyle buyurdu:

“Eğer dünya, Allah katında sivrisineğin kanadı kadar bir değere sahip olsaydı, Allah hiçbir kâfire dünyadan bir yudum su bile içirmezdi.” (Tirmizî, Zühd 13. Ayrıca bk. İbni Mâce, Zühd 3)

• ARİFLERDEN BİRİNE;

“İBADET NEDİR" DİYE SORMUŞLAR:

• "İBADET, ALLAH'IN RAZI OLDUĞU ŞEYİ YAPMAKTIR." Diye cevap vermiş...

• " Allah Teâlâ, kendisinin hoşuna gitmeyen eylemler den bizleri uzak eylesin ve O'nun hoşnut ve razı olduğu amellerde hepimizi muvaffak kılsın istikamet versin , Peygamber efendimizin Livâü'l-hamd sancağın altında buluştursun bizleri..

• İNŞAALLAH diyerek ;Bir dahaki yazıma kadar,Hepinizi Rabbime emanet eder , içinde bulunduğumuz, Ramazan ayının ülkemize ve tüm inananlara bereketler ,güzellikler, mutluluk ve bolca huzur getirmesini , kötülüklerden, fenalıklardan zâlimlerden ve zulümden arındırğımız bir ay olmasını cenabı Allah'tan niyaz ederim. Hayırlı Ramazanlar.

Selametle kalın ...

• Kablel-vuku ..