Kazakistan Olayları ve Sonuçları
Sosyal Olayların Tek Bir Sebebi Olmaz. Kazakistan’da yaşanan olaylara bakarken bunu aklımızda tutmamızda fayda var.
Kazakistan’daki protestoların 2 Ocak 2022 sabahı, Janaözen’deki vatandaşların, gaz fiyatlarındaki artışı protesto etmek için sokaklara çıkması ile başladığını biliyoruz. Peki Kazakistan bu sürece nasıl ve hangi yollardan geldi?
Kazakistan, Rusya ve Çin arasında yer alan zengin hidrokarbon ve maden yatakları ile Orta Asya'nın en büyük ekonomisi konumunda. Sovyetler Birliğinin dağılmasıyla 1991'de bağımsızlığını kazanmasının ardından yüz milyarlarca dolar yabancı yatırımı kendine çekmeyi başardı.
Stratejik olan konumu sayesinde, Çin ve Güney Asya'nın hızla büyüyen pazarlarını kara ve demiryolu ile Hazar Denizi'ndeki liman yoluyla Rusya ve Avrupa pazarlarıyla birleştiriyor.
Kazakistan, dünyanın en büyük uranyum üreticilerinden biri. Dünyanın dokuzuncu en büyük petrol ihracatçısı ve 2021'de 85,7 milyon ton üretim gerçekleştirdi.
Kömür üretiminde ise dünyanın 10. en büyük ülkesi. Buğday üretiminde de dünyada ciddi bir güce sahip.
Bu doğal zenginlikleri dışında üretime dayalı bir faaliyeti yok. Halkın büyük bölümü kırsalda yaşıyor. Sovyetler döneminde de kırsalda olan halk şehir yaşamı, ekonomi, üretim gibi konularda gelişmişliğini tamamlayabilmiş değil.
Bu tarz ülkelerde görmeye alıştığımız gibi, yapılan analizlerde ülkedeki uçsuz bucaksız doğal kaynaklar küçük bir elit grubu inanılmaz derecede zengin ederken, birçok sıradan Kazak kendini dışarıda bırakılmış ve geride kalmış hissediyor.
Ülkenin 19 milyonluk nüfusunun yaklaşık 1 milyonunun yoksulluk sınırının altında yaşadığı tahmin ediliyor.
Kazakistan, Nazarbayev döneninde batılı ülkeler ve insan hakları grupları tarafından otoriter siyasi sistemi, muhalefete karşı hoşgörüsüzlüğü, medya özgürlüğünü kısıtlaması özgür ve adil seçimlerin olmaması nedeniyle uzun süredir eleştiriyor. Ancak bununla birlikte diğer eski Sovyet ülkesi komşularına göre daha az baskıcı ve değişime açık olarak değerlendiriyor. Diğer Sovyetler birliğinden ayrılan ülkelere bakıldığında bunu net olarak görebiliriz.
Kasım Cömert Tokayev (68), selefi Nursultan Nazarbayev'in ticaret odaklı politikalarını sürdürme vaadiyle 2019'da Nazarbayev’in tavsiyesi ile cumhurbaşkanı seçildi.
Seçimlerde hile yapıldığı iddiaları ise bir dönem çok dillendirildi ayrıca halk kendi dilini konuşamayan ve anlayamayan bir cumhurbaşkanı tarafından yönetilmeye başlamıştır. Rusların, yıllardır iddia ettiği Kuzey Kazakistan topraklarının Rus toprağı olduğu iddiasını Tokaev’in Cumhurbaşkanlığından sonra sık sık dile getirilmeye başlanır.
Ancak Kazakistan'ı yaklaşık 30 yıl yöneten ve eski bir Sovyet Politbüro üyesi olan Nazarbayev, geniş yetkilere sahip yönetimin arkasındaki asıl güç olarak görülüyordu.
Tokayev, protestoları 81 yaşındaki eski cumhurbaşkanını Güvenlik Konseyi Başkanlığı görevinden almak için kullandı.
Protestolar sırasında bazı noktalarda eski liderin heykelleri de dahil Nazarbayev döneminin sembolleri hedef alındı.
Nazarbayev, protestoların patlak vermesinden bu yana ne kamuoyunun karşısına çıktı ne de herhangi bir açıklama yaptı.
Gösterilerin kendisinin ve ailesinin ülke siyaseti ile ticareti üzerinde sahip olduğu nüfuzu ne ölçüde zayıflatacağı ise belirsizliğini koruyor.
Tokayev, eski Cumhurbaşkanı Nazarbayev'in yeğeni Samat Abiş, Ulusal Güvenlik Komitesi Başkan Yardımcılığı görevinden uzaklaştırıldı.
Keza Nazarbayev'in en büyük kızı, eski Senato Başkanı ve halen milletvekili olan Dariga'nın adı, olası cumhurbaşkanı adayları arasında geçiyordu.
Kazakistan’daki olayları kim başlattı, arkasında kim var?
Kazakistan – ABD’yi (dolaylı) ve Nazarbaev’i suçluyor.
Rusya – ABD ve İngilizleri suçluyor.
Yahudiler – Çinlileri suçluyor.
Çinliler önce Kazakistan’ın iç meselesi dedi, ancak 6 gün sonra Şangay işbirliği örgütü her türlü yardıma hazırız mesajı verdi.
Nazarbaev sessiz ve ancak 6 gün sonra Tokaev’e sözcüsü aracılığıyla destek bildirdi.
Türkiye FETÖ’yü suçluyor.
Türk Devletler Teşkilatı tribünden çekirdeklerini yiyerek film izliyor.
Kimse halkın gerçekten böyle bir şey yapabileceğine inanmıyor. Ama lideri olmadan yapılan bu gösterilerde ne samimi duygularla sokaklara çıkan tüm Kazakları hain görebiliriz, ne de istihbarat örgütlerinin kucağında diye değerlendirebiliriz.
Doğal olarak lidersiz bir topluluğa sızmak, yönlendirmek çok kolaydı ve iç ve dış istihbarat örgütleri olaya müdahil oldu. İşler çığırından çıktı ve kısa vadede Tokaev kazanacak gibi duruyor.
Gelişmelerin en kötü noktası Rus ve diğer ülke askerlerinin Kazakistan’a girmesi konusu oldu. Kazakistan’da zaten 6 tane Rus üssü ve uzay istasyonu var. Rusların şova dönüştürdüğü bu olay onlar ve diğer bölge ülkelerine psikolojik bir göndermeden başka bir şey değil.
Bu arada daha büyük bir proje olarak Rus istihbaratı ve Kazak istihbaratı 20 bin terörist derken aslında başka bir şeyin de zeminini hazırlıyor olabilirler. Teröristler başka dil konuştuğundan bahsediliyor ve Tacik, Afgan, Özbek vs anılıyor. Bu senaryo da Rusya’nın tekrar güneye inme planlarının temelini oluşturabilir.
Sonuç olarak Kazak halkı durumunu değiştirme imkanı olarak görülen bu olaylar sonrası daha zor ve baskıcı günlere girebilir. Hükümet yıllarca barışçıl muhalefete insafsızca zulmederek Kazakistan halkını umutsuzluk içinde bıraktı. Bundan sonrasında hazır olmadıklarının altını çizerek umarım demokrasiyi temin edebilmiş, zenginlikleri halkına paylaştıran bir Kazakistan görürüz…
Yıllardır inşaat sektörü üzerinden değil, zenginliğini üretim ile halkına sunan bir Kazakistan görmek umuduyla. Ancak unutmayalım ki savunması zor gelişimini tamamlayamamış böylesi zengin ülkeler her zaman diğer ülkelerin kontrolünde kalmaya maalesef mecburlar. Gençliğini eğiterek, insana yatırım yapmadıkları sürece bunun aksini ortaya koymaları çok zor. Bir ülkenin kuklası despot yönetim gider diğer ülkenin yönetiminde bir başka despot iş başına gelir. Zenginliği de sömürülmeye devam eder…