TUSAŞ' yapılan hain saldırının analizini yapan polis muhabiri Tolga Şardan TUSAŞ’ın nasıl korumasız bırakıldığını bugünkü köşe yazısında kaleme aldı.

Türkiye'nin gözbebeği kurumlardan olan Türk Havacılık ve Uzay Sanayii Anonim Şirketi'ne (TUSAŞ)  terör örgütü PKK tarafından hain bir saldırı gerçekleştirilmişti. 23 Eylül 2024 tarihinde yapılan kalleş saldırıda 5 kişi şehit olurken, 22 kişi yaralanmıştı. Olayın yaşandığı günden bugüne yeni detaylar ortaya çıkarken deneyimli polis muhabiri Tolga Şardan T24 sitesinde yer alan köşesinde TUSAŞ saldırısına ilişkin çarpıcı bilgiler paylaştı….

 İşte o yazıdan sizin için seçtiğimiz satır başları:

Uras-Bahçeli Görüşmesinin Satır Araları:PKK'lıların En Fazla Dillendirdiği Talebe Yeşil Işık,Önce Tecrit mi Kaldırılacak Uras-Bahçeli Görüşmesinin Satır Araları:PKK'lıların En Fazla Dillendirdiği Talebe Yeşil Işık,Önce Tecrit mi Kaldırılacak
“Emniyet Genel Müdürü Mahmut Demirtaş’ın başkanlığında, 81 kentin il emniyet müdürünün katılımıyla video konferans sistemi (VKS) toplantısı gerçekleşiyor….
Eylemin ardından başlayan “istihbarat ve güvenlik zafiyeti” tartışmaları sebebiyle bu konuda konuşulurken, Demirtaş’la aynı masa etrafındaki polis yöneticilerinden Suat Çelik söz aldı.
Çelik, Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM) Özel Güvenlik Denetleme Kurulu Başkanı. Bu kurulun görevi, gerek polis gerekse jandarma sorumluluk bölgesi olsun, ülke genelinde özel güvenlik teşkilatı faaliyeti bulunan kamu ve özel sektör tesislerini denetlemek.
Kurul Başkanı Çelik, katılımcıları bilgilendirirken çok önemli bir bilgi aktardı.
Çelik’in anlatımlarına göre, eylem amacıyla gelen iki teröriste yönelik yeterli müdahale yapılmadığı iddia edilen TUSAŞ’ta, EGM Özel Güvenlik Denetleme Başkanlığı’ndan görevlendirilen müfettişler, denetim yaptı. Hem de yakın zamanda, ekim başında.
Çelik’in anlatımlarını dinledikçe şaşıran Genel Müdür Demirtaş’ın gözleri, deyim yerindeyse fal taşı gibi açıldı. Çünkü Çelik, yapılan denetimden TUSAŞ’ın özel güvenlik koruması bakımından “sınıfta kaldığını” ortaya koyan tespitleri aktardı.
Polis müfettişlerinin TUSAŞ’taki denetimlerinde tespit ettikleri özel güvenlik açıklarının neler olduğuna detaylı biçimde girmek istemiyorum şu aşamada. Zira, farklı soru işaretlerini ortaya koyacak saptamalar mevcut.
Ancak çok özet olarak belirtmek gerekirse; özel güvenlik korumasında ortaya çıkan ve zafiyet tanımlaması yapılmasını sağlayan eksikliklerden, hem TUSAŞ yönetiminin hem de tesisin bulunduğu bölgenin güvenliğinden sorumlu olan jandarma teşkilatının payı var!
Ayrıca, müfettişlerin TUSAŞ’ın özel güvenliğinin sağlanması için gerekli personel sayısında yetersizlik bulunduğu bilgisi de devletin resmi raporuna girmiş durumda….
Devam ediyorum.
Bir süre önce Şırnak bölgesinde PKK’nın özel kuvvetler adıyla bilinen silahlı gücünden bir isim yakalandı. Söz konusu PKK’lının üzerinde ele geçirilen dijital materyallerin incelenmesinde hangi kamu kurumu hakkında bilgiler ele geçirildi, bilin bakalım?
Bildiniz, evet TUSAŞ’ın.
Anlaşıldığı kadarıyla bu tespitin ardından EGM’den özel bir ekip gidip tesisi denetledi ve yukarıda okuduğunuz tablo ortaya çıktı.
Ayrıca, saldırının gerçekleştiği sırada, özel güvenlik koruması uygulamasında kullanılması gereken uzun namlulu silahların personel üzerinde olmaması nedeniyle, şehit olan özel güvenlik personelinin iki teröriste belindeki tabancayla karşılık verdiği tespit edilmiş durumda. Oysa uzun namlulu silahlar dolapta değil, özel güvenlik görevlilerinin elinde olması gerekirdi.
Bir başka sorun, tesise yaklaşık 1.5 kilometre uzakta yer alan güvenlik noktasındaki koruma görevinin jandarmadan alınıp TUSAŞ’ın özel güvenlik birimine devredilmesi.
TUSAŞ’taki özel güvenlik personeli sayısının “uygulamadaki yetersizliğine karşın” söz konusu güvenlik noktasının neden jandarmadan alınıp özel güvenliğe verildiği sorusunun yanıtı, süreçteki ihmâli daha net ortaya koyacak kuşkusuz.”
Editör: Ahmet Kacır