GÜNCEL

Makamında Tehdit Edilen Yenidoğan Çetesinin Savcısı Yavuz Engin: 'Türk Devletinin Bize Verdiği Vazifeyi Yerine Getirdim'

İddianamede, ölen 10 bebeğin "maktul", 5 kişinin "müşteki", Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) İstanbul İl Müdürlüğünün "suçtan zarar gören", 19 hastane ve sağlık şirketi "malen sorumlu", 47 kişi de "şüpheli" olarak yer aldı.

Yenidoğan çetesi soruşturmasını yürüten savcı Yavuz Engin, kendisine ve ailesine yönelik ölüm tehdidi almasına rağmen görevine devam edeceğini açıkladı. Savcı Engin, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda destek mesajları için teşekkür ederek, "Türk Devletinin bize verdiği vazifeyi yerine getirdik, yine aynı yolda devam edeceğiz" dedi.

Türkiye'yi sarsan yenidoğan çetesi soruşturmasını yürüten Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin, aldığı ölüm tehdidine rağmen yılmadı. Kendisine ve ailesine yönelik suikast yapılacağı yönünde tehditler almasına rağmen, savcı Engin soruşturmayı titizlikle sürdürdü. Savcı Engin, tehdit edilmesinin ardından düzenlenen operasyonda gözaltına alınan sanıklar sırayla adliye getirilirken, başından sonuna kadar izlemişti.

Savcı Engin, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, kendisine destek olan herkese teşekkür etti. Engin, Bu süreçte tebrik ve desteklerini sunan herkese teşekkür ederim. İş yoğunluğu sebebiyle henüz cevap veremediğim tüm tebrik mesajlarına cevaben; Türk Devletinin bize verdiği vazifeyi yerine getirdik, yine aynı yolda devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

NE OLMUŞTU?

Karar'ın haberine göre, İstanbul'da gerek olmadığı halde özel hastanedeki yoğun bakım ünitesine yatırılan 12 bebeğin ihmalden öldüğü iddiasına ilişkin olarak Büyükçekmece Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlatılmış, soruşturmayı yürüten savcı Y.E. ise makamında tehdit edilmişti. Olayın ortaya çıkması kamuoyunda infial yaratırken, 22'si tutuklu, 47 şüpheli hakkında Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından iddianame hazırlandı.

İDDİANAMEDE NELER VAR?

İddianamede şüpheliler için "kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi", "nitelikli dolandırıcılık", "suç işlemek amacıyla örgüt kurma" ve "resmi belgede sahtecilik" suçlarından toplamda 177 yıl 6 aydan 589 yıl 9 aya kadar hapis cezası istendi.

İddianamede, ölen 10 bebeğin "maktul", 5 kişinin "müşteki", Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) İstanbul İl Müdürlüğünün "suçtan zarar gören", 19 hastane ve sağlık şirketi "malen sorumlu", 47 kişi de "şüpheli" olarak yer aldı.

Doktor Fırat Sarı'nın lideri olduğu iddia edilen suç örgütünün sevk ve idaresini Doktor İlker Gönen ile 112 Acil Çağrı Merkezi ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir'in yaptığı belirtilen iddianamede, suç örgütünün esas amacının işletmesini devir aldıkları yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin 112 sevk sistemini bertaraf ederek doluluğunu sağlamak, hastaların basamaklarıyla oynama yaparak SGK'den üst sınırdan ödeme almak olduğu aktarıldı.