MECBURİYETLERİMİZ Mİ?

MECBURİYETLERİMİZ Mİ?

Hiçbir şeyde mecburiyet yoktur lütfen kendimizi kandırmayalım. Ben bunu yapıyorum ama mecburum sözü artık ağzımıza alışkanlık olmuş. Her yaptığımız hatalardan veya hoşumuza gitmediğini düşündüğümüz şeyde mecburiyet deyip işin içinden sıyrılmak kabul edilir bir şey değil.

Bunu hepimiz zaman zaman yapıyoruz. Gerçekten bu mecburiyetler var mı derseniz bence çok az. Yüzdeye vurursak belki de % 2 civarlarında.

Kendimizi aklamanın bir yolunu bulmuşuz. Mecburiyet deyip işin içinden çıkıveriyoruz.

Son zamanlarda MHP genel başkanı Sayın Bahçeli Sayın Cumhurbaşkanının aday olabilmesi için yaptığı açıklamada “ Gerekirse toplanır anayasada bir düzenleme yaparız.” Sözünden sonra hep sorduğum ama bir türlü sağlıklı cevap alamadığım şu düşüncemin cevabını net olarak almış oldum.

‘ İsterlerse her kanunu çıkarabilecek güçteler’ dediğimizde karşımıza çıkıp hakaretler edenler belki şimdi anlamışlardır.

Söylemek istediğim aslında adaylık veya bunun için düzenlenecek yasa değil istendiği vakit istenilen kanun, yasa veya kararnamelerin anında meclisten geçmesi.

AKP'nin ilk döneminde (2002-2007) sadece 2 torba yasa çıkarılırken, Kasım 2015'ten Kasım 2017'ye kadar olan dönemde bu sayı 23'e yükseldi.

Fakat torba yasa yöntemine itiraz edenler de bulunuyor. İtirazın temel nedenleri arasında bu yöntemin yasaların yeterince tartışılmamasına yol açması, tartışmalı yasaların diğer yasaların arasında çıkarılarak arada onlarında çıkarılmış ve ayrı ayrı itiraz etme olanağı tanınmamasıdır. 

Türkiye’de bu kadar rahat torba yasası çıkarken diğer ülkelerde durum nasıl acaba.

Amerika’da 43 eyalette torba yasa çıkarılma yasağı var.

Anayasa Hukuku Profesörü İbrahim Kaboğlu ise AKP'nin özellikle 2010'lu yıllarda torba uygulamasını alışkanlık haline getirdiğini düşünüyor:

Prof. Kaboğlu, AKP'nin 2011'deki genel seçim öncesi bir gecede çok sayıda KHK yayımlayarak devletin yapısını değiştirdiğini hatırlatıyor ve ekliyor:

"Siyasal açıdan bakıldığı zaman müzakereci demokrasi anlayışına aykırı bir durum olduğunu görüyoruz. Yasalar öngörülebilir, anlaşılabilir ve uzlaşılabilir olmalı. Türkiye'nin hazırladığı kanunlar bile anlaşılırlıktan uzakken torba kanunlar için bu durum daha belirgin. Hukukçular bile bu kanunları anlamakta güçlük çekiyor."

Hür bir irade ve bağımsız bir ülke hayali ile yaşayan tüm insanların mutlu ve huzurlu bir hayat sürdürebilmeleri, hayatını İslam düzeni üzere daim ettirebilmeleri ve yaratana emanetini imanlı bir şekilde teslim edebilmeleri duası ile.

SELAMETTE OLUN SELAMETLE KALIN

SABRİYE TÜRKMEN KAYA