Menzil Cemaati lideri Seyyid Muhammed Saki Elhüseyni'nin dört kardeşi, miras kavgasını çözmek için kurulan ‘şeriat mahkemesi’nin çalışmalarının engellendiğini belirten ortak bir açıklama yaptı. Elhüseyni ise bu suçlamalara karşılık, cemaat yöneticilerinin 10 milyar liralık yolsuzluk yaptığını iddia etti.

Uras-Bahçeli Görüşmesinin Satır Araları:PKK'lıların En Fazla Dillendirdiği Talebe Yeşil Işık,Önce Tecrit mi Kaldırılacak Uras-Bahçeli Görüşmesinin Satır Araları:PKK'lıların En Fazla Dillendirdiği Talebe Yeşil Işık,Önce Tecrit mi Kaldırılacak

Menzil Cemaati lideri Seyyid Abdulbaki Elhüseyni’nin ölümünün ardından cemaatin yeni lideri olarak oğlu Saki Erol'un göreve gelmesi, cemaat içindeki miras ve yetki tartışmalarını tetikledi.

Bu süreçte, miras meselelerinin çözümü için 22 Ekim’de Adıyaman Menzil köyündeki Menzil Camisi'nde bir "şeriat mahkemesi" kurulduğu belirtildi. Ancak, bu sözde mahkemenin tamamlanan çalışmalarının ardından Seyyid Muhammed Saki Elhüseyni dışındaki dört kardeş tarafından 30 Ekim'de yapılan ortak açıklama, miras konusundaki anlaşmazlıkları gözler önüne serdi.

'ABİMİZ MAHKEMEYİ ENGELLEDİ'

Dört kardeş tarafından yapılan açıklamada, mevcut lider Seyyid Muhammed Saki Elhüseyni’nin, sözde cemaat mahkemesinin yetkilerini kısıtlayarak hükmün aleyhte karara bağlanmasını engellemeye çalıştığı öne sürüldü. Açıklamada şu ifadeler yer aldı:

"Hükmün aleyhte karara bağlanmasını engellemek için abimiz (Seyyid Muhammed Saki Elhüseyni) kendi komisyonunun bir bölümünü toplantılara göndermedi. Daha sonra hakem heyetinin yetkisini kısıtladığını kamuya açık olmayan özel bir görüşmede kendilerine ifade etti. Heyetin ele alarak karara bağladığı konuya itiraz edip, ‘İstediğim konudan gidilecek’ dedi.

'MÜLKİYETLER ELLERİNDE OLDUĞU İÇİN BÖYLE SIKINTILAR ÇIKIYOR'

Kardeşlerin açıklamasında, Elhüseyni’nin cemaate ait tapuların devri konusunda sorun çıkardığı ve ve heyete, “Bunlar yapılmadan devam etmem” dediği ileri sürülen açıklamanın devamında ise şu ifadeler yer aldı;

“Halihazırda bütün taraflar Menzil’deki kendi hakkına düşen alan ve mekânları fiilen kullanıyor. Mekânlarda gerekli gördükleri değişiklikleri yapıyor ve buralara kendi logolarını asıyor. Yani devir işlemlerine konu edilen alanların kullanımı hususunda herhangi bir engel zaten bulunmuyor. Dolayısıyla söz konusu talep, süreci zora sokmak adına öne sürülmüş bir bahaneden fazlası değildir. İhtilaflı yerlerin mülkiyetleri ellerinde olduğu için böyle sıkıntılar çıkıyor”

10 MİLYAR LİRA VURGUN İDDİASI

Cumhuriyet'te yer alan habere göre, Seyyid Muhammed Saki Elhüseyni, cemaatle bağlantılı Semerkand Vakfı'nın yöneticilerini 10 milyar liralık yolsuzluk yapmakla suçladı.

Elhüseyni, Vakıf Başkanı Yakup Yakupoğlu ve Genel İstişare Kurulu üyeleri Ahmet Türk, Hüseyin Kadıoğlu ve Abdurrahman Bayrakçı’nın bir “şebeke” kurarak bu yolsuzluğu gerçekleştirdiğini iddia etden Elhüseyni, “İngiltere’de iki tane dergâh var. Abdurrahman Bayrakçı’nın üzerine yapmışlar. Seyyid Mübarek’le 25 sene birlikte okudular. Almanya’da aynı villanın içinde altıüstlü kaldılar. Oranın tapusu da Abdurrahman’ın üzerinde. Daha enterasan, alan Seyyid Mübarek, satan muhasebeci. Bayrakçı’nın hesabına 40 milyon TL para yatırmışlar. Avrupa’da 4-5 tane şirket kurmuşlar. O iyi kalpli sofilerden alarak şirketlere devretmişler” dedi.

Elhüseyni, “Kadıoğlu ve Türk’ün üzerine şirket kurmuşlar. Tapuları şirkete aktarmışlar. Böyle çok yer var. Biz şikâyet edeceğiz, devlet tespit edecek. Büyüklerini söylemiyorlar. Büyükleri; Seyyid Muhammed Fettah, sözcüleri Seyyid Muhammed Emin (küçük kardeş). Büyükleri bunlardır” diye konuştu.

Editör: Ahmet Kacır