Türkşeker Çarşamba Şeker Fabrikası 12 yıldır çalışmıyor, 163 personeliyle her yıl zarar ediyor. CHP’li Deniz Yavuzyılmaz, “Fabrika çürüyor. Yerli ve milli olmak bu mu” diye sordu.

Kamuya ait Türkşeker Çarşamba Şeker Fabrikası 12 yıldır çalışmıyor ve hiçbir faaliyeti olmadığı halde açık tutuluyor. 163 personelin olduğu fabrika her yıl zarar ediyor. Sayıştay ‘’hayalet’’ fabrikanın zararının 2011’den bu yana 253 milyon 110 bin 647 liraya ulaştığını belirledi.  TBMM KİT Komisyonu’na gönderilen raporda fabrikanın akıbeti için karar verilmesi istendi. 1989 yılında açılan fabrika, hammadde sorunları nedeniyle 2011’de üretime ara verdi. Fabrikayı yeniden ayağa kaldırmak için 17 milyon lira harcandı. Ancak bölgede şeker pancarı üretimi yetersiz olduğu gerekçesiyle yeniden faaliyete başlanamadı.   Sayıştay raporunda şu ifadeler yer aldı:

Ankara’da Kırmızı Alarm: Baygaralar Çetesinin Mühimmatı Emniyet Cephanesinden Çıkmış Ankara’da Kırmızı Alarm: Baygaralar Çetesinin Mühimmatı Emniyet Cephanesinden Çıkmış

YÖNETİM KARAR ALMALI

“Fabrika faaliyetlerine ara verdiği tarihten itibaren 2022’ye kadar 11 yıl sürekli zarar etmiş ve zarar 253 milyon 110 bin 647 liraya ulaşmıştır. Bu zarar toplamda 1 milyon ton şeker pancarına tekabül etmekte ve günümüz fiyatları ile 1.401 milyon TL’ye karşılık gelmektedir. Fabrikanın maliyet ve zararı ortadadır. Yönetim, fayda maliyet analizi yaparak bir karar almalıdır.’’

Sözcü'den Emin Özgönül'ün haberine göre, CHP Genel Başkan Yardımcısı, TBMM KİT Komisyonu üyesi ve Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz,  şu açıklamayı yaptı: ‘’Çok sayıda Şeker Fabrikası değerinin altında fiyata satıldı. Ekonomik bağımsızlık ve istihdama darbe vuruldu. Cumhuriyetin kurduğu şeker fabrikaları o bölgede ekonomiyi canlı tutar, pancarın küspesi yem olur, hayvancılığa da katkı sağlardı. İktidar üretim ekonomisini yok ediyor, artık her ürünü ithal ediyoruz. Pancar şekeri yerine de uluslararası tekellerin obezite kaynağı nişasta bazlı şeker kullanılıyor. Çiftçimiz pancar ekmekten vazgeçiyor. Yerli ve milli olmak bu mu?’’

Editör: Ahmet Kacır