UTANDIRAN GEMİLER
Bir avuç Filistin Mücahidi.
Müslümanların ve Müslümanlığın, daha doğrusu insanlığın şerefini kurtarmak için büyük bedeller ödeyerek kutlu bir mücadelenin içindeler.
Gerçek Müslümanlar ve insanlığın şerefini bilenler bu mücahitlere ellerinden gelen desteği vermekteler.
Dünyanın her tarafından bilinçli insanlar bu konuda hareket galinde. Destek verebilmek için çabalayan insanlara karşı Türkiye’de çabalayan bizleri utanca boğan ve İsrail’e destek olan gemiler var.
Devasa gemiler ve “gemicikler”
Daha Mavi Marmara gemisi olayında kanı yerde bırakılan şehitlerimiz için, bizlere reva görülen utanç tabloları ortada iken, yeni utanç gemileri olaylarına şahit olmaktayız.
Rahmetli Erbakan Hocamızın planları ile kurulan Hamas Teşkilatı’nın yeryüzünün çıban başı İsrail’e karşı açtıkları cihat bayrağının 14’ncü ayı içindeyiz. Bundan önce tam 7 ay yani 210 gün boyunca AKP iktidarının organizesi ile ortalama her gün 8 gemi olmak üzere, toplamda yaklaşık 1680 gemi dolusu istihkam ve levazım maddelerini “ticaret” adı altında düşman İsrail’e taşıyan gemiler için utandık. Yüzümüz kızardı.
Sonra anlaşıldı ki, önce tamamen inkar ettikleri, sonra Mayıs ayında “tamamen kestik” dedikleri “ticaret” evrak üzerindeki küçük değişikliklerle ve rota ayarlamaları ile aynen, hatta artarak devam etmiş, halen de devam etmekte. Destek bekleyen mücahitlere karşı utançtan yerin dibine girmekteyiz.
Dünyanın İki yüzlü bir çok ülkesi ise silah ve mühimmat dolu gemilerle İsrail’e destek veriyorlar. İnsanlığın utancı olan bu gemilere Yemenli Müslümanların müdahalesi birazcık yüreğimizi soğutur gibi olsa da halen bu kirli sevkiyat devam etmekte.
Katil İsrail’in en büyük hamisi ABD, Doğu Akdeniz’e savaş gemilerini gönderdi. Katil İsrail’e karşı bir saldırı olursa korumak, himaye etmek için. Bunun, üyesi olduğumuz NATO ile falan da bir ilgisi yok. Birkaç gün sonra öğrendik ki, iktidar bizim savaş gemilerini de bölgeye göndermiş. Tam iyi etmiş, Filistinli kardeşlerimize moral olmuştur diye teselli bulacaktık ki, utandıran gerçeği ellerden duyduk:
Bizim gemiler şeytan ABD gemileri ile ortak savaş tatbikatı yapmışlar. Yani bir çatışma durumunda ABD’yi desteklemek anlamına gelebilecek bir olay. Utancımızdan yerin dibine girdik.
Olay bu kadarla da bitmedi. Bölgeye İsrail’i himaye için gelen ABD savaş gemileri, limanlarımıza gelerek her türlü hizmeti aldılar. Buna karşı çeşitli gösteriler olmasına rağmen pek kale alan da olmadı.
Kısa süre geçmişti ki, İsrail’e silah ve mühimmat taşıyan bir takım gemilerin Akdeniz’e geldiğini, Mısır’ın bu gemilere limanlarını açıp hizmet verdiğini yandaş medyadan öğrendik. Bu gemilerin isimlerini de yazan yandaş basının Mısır’ı bu hareketinden dolayı itin kulağına sokup çıkarttığını da okuduk. Nihayet yandaş medyanın da uyanışa geçtiğini düşünüyorduk ki, adı geçen gemiler bizim limanlarımıza demir attı. Başta Milli Görüş gençliği olmak üzere duyarlı vatandaşlar limanlara akın ederek bu gemileri protesto etmeye başladı. Bizler utancımızdan kızarırken, yandaş medya antenlerini indirdi. Bir tek satır bile haber geçmedi.
İsrail’e silah ve mühimmat sevkinde kullanılan konteynerler karayollarımızı kullanıp limanlarımızdaki gemilere yüklenip gidiyor. Bütün bunlar bizleri utanca boğarken yetkililer bundan öncekilerde olduğu gibi yine inkarları oynamaktalar.
Azerbaycan’ın petrol boru hatları ile bizim topraklarımızı kullanarak belki de bizim gemilerimize doldurarak Katil İsrail’in ateş kusan uçaklarına yakıt olarak gönderdiği petrol ve ürünleri utancımızı katlamaktadır.
Geçen gün utancımızı bine katlayan bir olay daha oldu.
Yemenli Müslümanlar İsrail’e ikmal yapmakta olan bir Türk gemisini Kızıldeniz’de vurduklarını açıkladılar. İsmi de “Anadolu” imiş. Öğrendik ki, hem İsrail’e yapılan sevkiyatın ülkemizden izlenip anlaşılmaması, hem de bu ülkeye vergi vermemek için başka devletlerin bayrağını çekmiş bir Türk gemisi imiş. Daha da enteresanı ismi meşhur olan vatandaşlarımızdan birilerine ait imiş. Daha neler duyacağız belli değil.
Bu gemiler bizleri utanca boğuyor.
Bunların tümünü inkar eden ama açığa çıktıkça yüzleri bile kızarmayan taraftarlar, yetkililer, bunların araştırılmasını ve soruşturulmasını engelleyen vekiller bizi daha da çok utandırıyor. Başta Cumhurbaşkanı’nın ifadeleri olmak üzere, Filistinlilerin yanında imiş gibi aslı olmayan söylemler, sadece bir gemi dolusu lojistik desteğin bile bedeli olamaz.
Yeter artık, yetkisi olan makamlar ve şahıslar Katil İsrail ile her türlü işbirliğine son vermeliler. Bu utanç gemilerini durdurmalılar.
Biz utanmaktan usandık artık.
UNUTMA!
Sırtında “YALAN” varsa sana bu yüktür;
Yakında burnunu sürter, Allah büyüktür!
Ekrem Şama
...