BUGÜN BU ÜLKENİN DÜNYASI
Hayallerinin kırıldığı bir çocuğun masum hikayesinin aziz başlangıcı ya da at senfonisinden kaçan tiyatro meddahlığına akın eden o insanlar.Evet belki bir kaç’ı hayal bir kaç’ı kurmacaydı ama en sonunda 2021 -2022 planlarının kaypaklaştırdığı yalandan kaçan birinin hikâyesiydi tek başınaydı ama savaştı ,yalnızdı yalnızlığı onu diyarlar ötesinden bugünün mekanizmasına oyuncu yapıyordu..
Batı Avrupa’da insanlar dönüşümlü kitaplar okuyordu..okuyordu derken hâla okuyor kendi müziği ile bir çığır açıp şiir dünyasını kapatıp mecazi aşk tamahlığından ve şiirleştirilmiş bir dünyanın yok olması için kendini zorluyordu adeta..
Şiir’in yok olması demek eserin ve o eserin kırıklıklarının yok olması demekti modernitenin yaptığı bu düşmanlık birilerinin ayakta kalmasının gerektiği gerçeğini gösteriyordu..
Yalan değil bugün bu ülke de insanlar bir şey yazamıyor , çizemiyor, düşünemiyor şiirin vukufiyetine inemiyorsa Batı’nın yaptığı planlardan dolayıdır...
Devlet Adamlarının yaptığı ve kurumsal zümrelerde memuriyetin işleyişi ile bugüne damga vuran sanatçılar camiasında medyayı çepeçevre kuşatan sezen aksu olayı selam söyleyin o cahil Havva ile adem’e sözleriyle şahsiyetsizliğin kimliğini üzerine giydirmiş durumdaydı yaptığı bu çirkef ve Meyus safsatalık kabul edilebilir bir durum değildir.Soruyorum size modernitenin masum olduğunu düşünen var mı ya da misyonerlerin bugün devlet dairelerinde parlamentoda mecliste bile ortalığa sızmış particilik sevdası ile girilmiş durumda insanları kullanarak gerek maddi gerek manevi duygularıyla oynayan insanlar mevcut bunları bu seviyeye halk olarak bizler getirdik bakın dikkat edelim biz getirdik..
Kimse misyonerin kuklasını dinlemeseydi bugün bu ülkede bu cesareti bulupta konuşamazdı, yazamazdı çizemezdi bakan başbakan vs olamazdı batı Avrupa’da verdikleri eğitim sisteminde bile okumalarından tutun faaliyetlerine kadar en zirve noktalarda değişim ve dönüşüm yaptıkları kesindi ya bizler hayal dünyasını kurduğumuz özgüvensiz çocuklarımıza biz bakalım eğer onların hayal dünyasından anlamış olsaydık o çocuklar şu an bu ülkenin öncü kuşakları olacaktı çocuklarımızı sağlam bir inayet ve helal süt ile yetiştirebilseydik bugün bu kadar çirkin bir cümle ile karşılaşmıyor olurduk..
“Bizim derdimiz şahsiyetle değil şahsiyetlerin ağzından çıkan sözlerde sözler bizim kimliğimizi konuşmalar ise şahsiyetimizi ortaya koyar”
Azgın ve inatçılığınıza inat
Ayşenur TOKSÖZ
https://www.kitapyurdu.com/