Enflasyon oranlarının gerçekçi olmadığına yönelik TÜİK'e yönelik eleştiriler devam ederken TÜİK’in yaptığı son değişiklikleri Alaattin Aktaş köşesine taşıdı

Bugüne kadar en çok eleştirilerin odağında olan kurumların başında Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) geliyor.

DİSK-AR: Yoksulluk Sınırı 72 Bin 156 Lira, Açlık Sınırı 20 Bin 860 TL DİSK-AR: Yoksulluk Sınırı 72 Bin 156 Lira, Açlık Sınırı 20 Bin 860 TL

Eleştirilerin merkezinde ise enflasyon oranlarını gerçekçi ortaya koymadığı iddiaları yer alıyor.

Peki, TÜİK son olarak nasıl bir değişiklik yaptı?

Ekonomim Gazetesi yazarlarından Alaattin Aktaş, TÜİK’in yaptığı son değişiklikleri köşesine taşıdı ve bu değişiklikleri analiz etti.

İşte o yazıdaki ilgili bölüm;

“Türkiye İstatistik Kurumu, eylül ayı verilerini açıklarken TÜFE’yi oluşturan maddelerin grup olarak yer aldığı 5’li kodların çoğunda tanım değişikliğine gitti. Bu değişikliklerin neleri kapsadığını detaylı olarak anlatacağım.
Ama önce şu iki soruya yanıt aradığımı vurgulamam gerek:
■ Birincisi, TÜİK bu değişikliğe neden ihtiyaç duydu?
■ İkincisi, TÜİK Eurostat’a uygun hesaplama yapmak durumunda olduğuna göre böyle bir değişikliğe gidebilir miydi?
Neler mi değişti?
Bu köşede ilk olarak 8 Temmuz’daki yazımda dile getirmiştim. TÜİK’in TÜFE’yi hesaplarken hangi fiyatlardan yola çıktığını yazmış ve seçtiğim bazı mal ve hizmetlerin fiyatını aktarmıştım. Madde fiyatlarına daha sonra 6 Ağustos’ta bir kez daha yer vermiştim.
O günlerde özellikle bazı fiyatlar büyük tartışmalara yol açmış ve gerçekçi bulunmamıştı. Çünkü gerçekçi değildi.
Yoğun tartışma doğuran fiyatların başında da uzman doktor muayene ücreti geliyordu. Bu ücret haziran ayı için 33.69 lira, temmuz için 34.03 lira, ağustos için 34.16 lira, eylül için de 34.26 lira olarak dikkate alındı.
8 Temmuz’daki ilk yazımda da belirtmiştim; bu tutar listede her ne kadar uzman doktor muayene ücreti olarak yer alıyorsa da, tek başına muayenehane ücretini göstermiyordu. Muayenehane ücreti, özel hastanedeki muayene ücreti, devlet hastanelerinde hiç ödeme yapılmadan olunan muayenenin ortalaması hesaplanıyordu. Daha sonra TÜİK’in yaptığı açıklamada bu kaleme ilaç katkı payının dahil olduğunu da öğrendik.
Bu hesap kabaca şöyle yapılıyordu:
Örneğin 100 kişinin doktora gittiğini varsayalım. Bunların yalnızca biri muayenehaneye gidiyor ve diyelim 3.500 lira ödüyor. Diğer 99 kişi devlet hastanesine gidip bedava muayene oluyor. Bu 100 kişinin ödediği para 3.500 lira, dolayısıyla kişi başına ödenen tutar 35 lira. Mantık bu!..
Hani Eurostat bağlayıcıydı?
Eurostat’ın kodlamayla ilgili bir uygulaması var. Ülkeler, TÜİK’in de kabul ettiği gibi 5’li kodlarda Eurostat’a uymak durumunda, sonraki 2 kod ise her ülke tarafından belirleniyor ve sonuçta her madde 7’li şekilde kodlanıyor.
Doktor muayene ücretinin 06212 olan kodunun 7’li hali TÜİK’e göre 0621201. Sondaki 01’i TÜİK belirliyor, öncesini değiştirmesi söz konusu değil.
Eurostat’ın RAMOS olarak kısaltılan bir sınıfl andırma sistemi var. RAMOS, yani “Reference And Management Of Nomenclatures”.
Sonuçta TÜİK 5’li kodların tanımında değişikliğe giderek RAMOS dışına çıkmış oluyor. 
134 kodun 74’ü değiştirilmiş!
Doktor muayene ücreti TÜİK’in değiştirdiği 5’li koda yalnızca bir örnek.
TÜFE’deki 400 dolayındaki madde 143 5’li kodda toplanmış durumda. İşte TÜİK 143 adet olan bu 5’li kodun 74’ünde değişiklik yapmış…”

Kaynak: Ekonomim

Editör: Ahmet Kacır