NE OLDU
 

Önceden iyi komşuluklarımız vardı. Acısı ile canı yanan, mutluluğu ile
dünyalar onun olan.
Dostluklarımız vardı. Yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmeyen.

Kardeş gibi büyüyen çocuklarımız vardı. Birbirlerini kırmayan. O
çocuklara zarar vermeyen büyükler vardı. Kendi evladı gibi sahip çıkan,
koruyan.

Ne oldu değerlerimize.
Ne oldu duygularımıza. Vicdanımıza.
Ne oldu bize, insanlığımıza.
Kapı komşusunun cenazesi varken müzikli eğlence yapan komşular
türedi.

Komşusunun evlatlarına göz koyan insanlar var oldu.
Ne acıya duyarlı olduk, ne mutlulukları beraber yaşar olduk.
Kıskançlık, kibir, duygusuzluk, vicdansızlık aldı başını gidiyor.
“ Komşusu aç iken yatan bizden değildir.” Buyuran peygamberin
hassasiyeti biz Müslümanlarda nereye gitti.
Huveylid b. Amr el-Kâ’bî’nin anlattığına göre, birlikte oldukları bir sırada

Hz. Peygamber artarda üç kez,
“Vallahi iman etmemiştir.” der. Bu sözlere meraklanan sahabeler,
“Kim, yâ Resûlallah?” diye sorduklarında Hz. Peygamber,
“Komşusunun, kendisine kötülük yapabileceği kaygısından kurtulamadığı
kimse” cevabını verir.

Bu kadar hassas bir dinin mensubu bizlere ne oldu.
Kendisinden emin komşularımız olması, bizimde kendimizi güvende
hissettiğimiz insanlar ile beraber olabilmek, yaşadığımız her ne var ise hak üzere
yaşayıp, hak üzere emanetimizi teslim edebilmek duası ile.

SELAMETTE OLUN SELAMETLE KALIN

SABRİYE TÜRKMEN KAYA