İMAN VE EĞİTİM

“OKU Rabbinin adı ile oku” diye başlayan vahiy bize yol göstermelidir. Kitap okuma oranının Müslümanlar arasında neden bu kadar düşük olduğuna anlam veremiyorum. Sanki bu ayet bize değil de başka topluluklara indi.

 Bu ayet ile başlayan İslam yolculuğu eğitimsiz ne hallere düştü çok acı da olsa görüyoruz maalesef.

Yıllardır konuşulan konuların başında eğitim gelir. Eğitim olmadan hiçbir şeyin yolunda gitmeyeceğini geçte olsa öğrendik ama hala bir çözüm bulunabilmiş değil.

Eğitim deyince aklımıza sadece dünyevi eğitim gelmesin. İkiside bizim için çok önemli ama önceliğim dini eğitim olmalı. Diplomalı cahillerin yetiştiği özellikle son dönemlerde artık bu gidişata bir dur demenin vakti geldide geçiyor diye düşünüyorum.

Din eğitiminin eksikliği hakkında yapılması gerekenler konusunda birçok araştırmalar yapılmıştır. İmanlı ve Allah sevgisi ile anaokuluna başlayan minikler üniversite mezunu olunca karşımıza ya ateist, ya deist ya da din değiştirmiş veya aklı karışmış olarak çıkabiliyor. Bu okullarda verilen eğitimler ne oluyor ki çocuklarımızı içinden çıkılmaz hale getiriyor. Hayatları, yaşantıları tamamen değişiyor.

Her zaman derim “İman sağlam olursa korkmayın kimse onları etkileyemez.” Ama maalesef bizler sadece çocuklarımıza taklidi imanı aşılıyoruz. Araştıran, sorgulayan, kendi çabasıyla imanını sağlamlaştıran yok denecek kadar az. Çünkü bizlerde ailelerimizden gördüğümüz imanı ve dini yaşıyoruz. Namaz kıl kılıyor, oruç tut tutuyor, kız çocuklarının başını ört örtüyor. Peki, bu imanı pekiştirip ileriki hayatlarında önlerine çıkabilecek soru, öneri ve farklı yaşantılara cevap verebilecek bir eğitim verebiliyor muyuz? 

İşte bu sebepten çocuklarımız tek tek ellerimizin arasından kayıp gidiyor.

İman iki çeşittir. Biri taklidi iman; yani kişinin doğup büyüdüğü, aile ve ortamdan etkilenerek inanmış ve yaşamış olduğu bir imandır. Evet, bu din ve iman geçerlidir. Diğeri ise tahkiki iman yani kişinin araştırarak, bilgi ve belgeler ile iman etmesi ve yaşamasıdır. Bu çeşit iman bilgi ve kaynağa dayalı olduğu için kişilerin fikirlerini kolay kolay değiştiremez ve çok sağlam temeller üzerine kurulmuştur. Asıl olan iman budur.

Biz ailelerin dindeki eğitim eksikliğimizden, çabalarımızla vermek istediğimiz iman ve ahlak o çocukların üniversite çağlarına gelince yetersiz kalıyor. Bu açığı bir an önce kapatmaz isek daha çok acı ve gözümüzün önünde eriyip giden, Dini, Allah’ın ayetlerini, hükümlerini sorgulayan bir nesil karşımızda olacak ve bizler hiçbir şey yapamadan ellerimizin arasından kayıp gidecekler.

Çocuklarımızı kimsenin ve hiçbir şeyin etkileyemeyeceği bir eğitim ve iman üzere yetiştirebilmek ve cennetle hiçbir eksik olmadan aile, sevdiklerimiz ve dostlarımız ile birlikte olabilmek ümidi ve duası ile.

SELAMETTE OLUN SELAMETLE KALIN

SABRİYE TÜRKMEN KAYA