SAVUNMA FONU ACI BİR KONU
Savunma sanayiimizi desteklemek üzere bir takım yeni vergiler icat ediliyormuş.
Savunma konusu hassas bir konu. Mantık o ki, bu hassas konudaki vergilere kimse itiraz etmesin, eden olursa da kolayca “vatan hainliği” ile karalamaya tabi tutulsun!
Bu konuda 23 yıllık AKP iktidarının çok acı sonuçlar doğuran icraatlarını bir iki satırbaşı ile hatırlamak gerek.
1985 tarihinde bir kanunla bir fon kuruldu:
SSDF (Savunma Sanayini Destekleme Fonu).
İşçisinden memuruna, çiftçisinden sanayicisine, vekilinden emeklisine, ticaret erbabından serbest meslek erbabına, şirketinden sanatçısına kadar, bütün bir millet fona katkı yapmaya başladı. Hem de mecburen. Ödenen vergilerin yüzde bilmem kaçı kadar da bu fona yatırıldı. AKP iktidarına gelinceye kadar milyarlarca dolar değerinde paralar birikti. Savunma sanayiinin kurulabilmesi için. Ne oldu bu paralara?
Ne olacak 2005 den itibaren bu paralar, zamanın ilgili bakanının açıklamaları ile anlamıştık ki, genel bütçeye aktarılarak, AKP iktidarının kararları ile; alınan borçların faizine, saraylara, binalar yapımına, makam uçaklarına, lüks araçların alımına, israf yatırımlarına harcandı. Doğru bir tabirle rantiyecinin dişinin kovuğuna yetmedi bile. 20 yılda iç ve dış rantiyeciye faiz adı altında ödenen para trilyon dolarları bulmuş. SSDF dahil, bütün fonlar, bütün yedekler, bütün sanayi tesisleri, gelir getiren kaynaklar, fabrikalar, alt yapı tesisleri, borç faizine verilmiş yetmemiş. Ormanlar ve topraklar satılmış delik kapatılamamış. Hatırlayalım, SSDF’daki bu paraların önemli bir kısmı da tedbirsizce F-35 projesi için ABD’ye kaptırılmış ve batırılmış.
SSDF adı altında milletimizin dişinden tırnağından arttırılarak biriktirilen bu paralar, gerçekten güzel bir planlama ile savunma sanayiine aktarılıp değerlendirilebilseydi getirilmek istenen yeni vergilere gerek kalır mıydı?
Belki; “görmüyor musun yeni atılımlar, yeni silah türleri yapılıyor, bundan neden bahsetmiyorsun” diyecek olanlar vardır.
Biz de heyecanla, sık sık haberlerde okuyoruz:
“Mühendislerimiz yeni bir silah üretti, bütün dünya şaşkın!”
“Yeni geliştirdiğimiz silahlara herkes hayran kaldı!”
“Geliştirdiğimiz yeni silahlarla düşmanlarımıza korku saldık!”
“Şimdiden siparişler gelmeye başladı bile!”
Ve benzeri haberlerle biz de heyecandan ayağa fırlayıp alkışlıyoruz. Lakin pek duymadık, bu silahlar için seri üretimin gerçekleştirildiği fabrikalar kurulmuş, silahlı kuvvetlerimize teslimatlar yapılmış, diye. Acaba en başından bütün özellikleri ifşa edilen bu silahların üretimleri gizli mi yapılıyor?
İlgililer savunma sanayiinde baş döndürücü yollar katedildiğini açıklıyorlar göğsümüz kabarıyor ama ortada somut şeyler göremiyoruz. Yerli tankların, yerli uçakların bitirilip üretilmiş hali için hep ileri tarihler gösteriliyor.
Bu konuda bir hatıramızdan bahsedelim:
2017 mi neydi: zamanın Maliye Bakanı Sayın Naci Ağbal ile karşılaştık. Bizim de kendisi gibi mali müşavir olduğumuzu öğrenince sordu:
-Siz madem ki Reis’in yol arkadaşısınız. Fikrinizi almak istiyorum. Benim Maliye bakanlığım dönemindeki vergi mevzuatında, kayıt dışı ile mücadelemizde, vergi kaçakçılığının önlenmesinde ve tahsilatın arttırılmasındaki başarılı çalışmalarımız hakkında ne düşünüyorsunuz?
Cevabımız şu olmuştu:
-Sayın Bakan, milletimizin ve vergi mükelleflerinin kahir ekseriyeti Müslümandır. Sadece vergi mevzuatı değil, her konuda inancının penceresinden bakar. Sizin topladığınız vergileri nerelere harcadığınızı takip eder. Akıllarında hep helal-haram terazisi bulundurur. Harcama kalemlerine ve ihalelerinize bakar, rüşvete, vurguna, israfa bakar. Sonucuna göre vergisini öder veya çeşitli yollardan ödememek için çareler bulmaya çalışır. Siz önce icraatlarınızla helali haramı gözettiğinizi gösterebilirseniz, halk da vergi kaçırmanın meşru veya haram olduğunu ona göre düşünür. Sizin vergi toplamadaki ve kayıt dışı ile mücadelenizdeki başarınız büyük ölçüde buna bağlıdır.
Tek bir kelime dahi söyleyememişti.
Şimdi savunma sanayiini desteklemek için getirilmek istenen yeni vergilerin mükellefleri de, bu iktidarın 23 yıldaki bu konudaki icraatına bakıp işin zaruretine veya durumun değişmezliğine inanarak görevini yerine getirmekteki ölçüyü bulmaya çalışır.
Yaşanılan bu acı tecrübelerden sonra toplanacak olan yeni vergilerin, açıklanan amacına hizmet edip etmeyeceği konusu mükellef için önemlidir.
DEVLET SOYGUNLARI
İcra edilir de çeşit çeşit sirkatler,
Piyasaya çıkar çeşit çeşit şirketler.
Şişer haramiler yiye yiye, içe içe,
O devleti kemirir kurtlar içten içe.
Ekrem Şama
...
