SENİN RABBİN KİMSEYE ZULMETMEZ

“O gün herkesin amel defteri ortaya konulmuştur. Ey Muhammed!

Günahkârların, amel defterlerinden korkarak: "Eyvah bize! Bu nasıl deftermiş
ki, büyük küçük hiçbir şey bırakmadan hepsini saymış dökmüş" dediklerini
görürsün. Onlar, bütün yaptıklarını hazır bulmuşlardır. Senin Rabbin hiç
kimseye zulmetmez.” Kehf suresi 49. Ayet.

Senin rabbin kimseye zulmetmez. Herkes yaptığının karşılığını alacaktır
günü geldiğinde.

Ne yaptığın iyilik karşılıksız kalacak ne de yaptığın kötülük cezasız
kalacaktır.

Hak eden hak ettiğini bulacağı bir günün geleceğine iman etmiş bir
topluluk olarak sabrı bir önder kabul etmiş, rabbimin adaletinin olacağı günü
bekliyoruz.

Hak ve adalet olmadan bu dünyanın zevkini sefasını yaşayanlarda, kul
hakkının hükmünü bilip ona göre adaletli olanlar da fazlasıyla karşılığını
alacaktır emin olun.

Önemli olan biz kendimiz için ne hazırlık yapıyoruz onun farkına varalım.
Biz rabbimin teslim ettiği bu can emanetini ne şekilde kullanıyoruz onu
düşünelim.

Yaradanın isteği üzeremi hareket ediyoruz yoksa şeytanı mı arkadaş
edinmişiz.

Zulmün karşısında sessiz mi kalıyoruz yoksa el ile dil ile ve beden ile
cihat mı ediyoruz bunun muhasebesini yapalım.

Zulmün karşısında susan sessiz şeytanlardan mı olduk yoksa bu can
emanetini cihat ederek mi sahibine teslim etmek için gayret ediyoruz.
İşte tüm mesele burada. Şeytan ve avareleri görevlerini hakkıyla yaparken
Müslümanım diyen bizler nasıl bir durum içindeyiz. Hesabını veremeyeceğimiz
şeylerin muhasebesini yapabiliyor muyuz?

İman, hak, hukuk, adalet, ahlak çerçevesinde son nefesimize kadar
rabbime ve dinine hizmet eden neferlerden olabilmek duası ile.

SELAMETTE OLUN SELAMETLE KALIN

SABRİYE TÜRKMEN KAYA