DİNAMİKLERİMİZ DİNAMİTLENİYOR
Yurdumuz ateş çemberi içinde.
Suriye parçalanmanın sathı mailine sokulmuş. Şeytan Amerika iyice azgınlaşmış, bölgemize müdahale derdi ile rodeo aygırı gibi önüne geleni ısırıp arkasına yaklaşanı tekmeliyor.
Katil İsrail; Amerika ve Sömürgeci dünyadan aldığı destekle Filistin’de acımasızca toplu katliamlara yeniden girişmiş vaziyette. Suriye’nin ve Lübnan’ın işgalini tezgahlıyor. Sınırlarımıza doğru koşar adım geliyor.
Yunanistan arkamızdan kuyu kazıyor. NATO ayağımıza çelme takmak için fırsat kolluyor.
Bizim iktidar ne yapıyor?
Katil İsrail’e ticaret adı altında türlü hileli yollarla levazım ve istihkam maddeleri sevkiyatının devam ettirilmesine göz yumuyor. Azeri petrolünün düşman tank ve uçaklarının hizmetine sunulması için her türlü hizmetin verilmesine göz yumuyor. Katil İsrail’in elektrik enerjisinin kesintisiz verilmesine müsaade ediyor. Uzmanların ifadesine göre İsrail’e atılan füzelerin yurdumuzdaki Kürecik tesislerinden uyarısının gönderilmesini sadece izliyor. İsrail’e silah ve mühimmat taşıdığı herkesin dilinde olan koyteynerlerin limanlarımızdan ve karayollarımızdan taşınmasına müdahale etmiyor. Mazlum ama mert ve zulmü elinden geldiğince önlemeye çabalayan Yemen’in, azgın batılılarca yakılıp yıkılmasını sağlamakla meşgul olan uçak, silah ve mühimmatın topraklarımızdaki üslerden gönderiliyor olması hakkında hiçbir açıklama yapmıyor.
Bütün bu ve benzeri ateş çemberi etrafımızı kuşatmışken, lazım gelir ki, AKP iktidarı hiç olmazsa toplumsal dinamiklerimizi sağlamlaştırarak devlet millet kaynaşmasını, milletimizin birlik ve beraberliğini sağlayıp dik durmamızı ve ateş çemberine karşı kararlı duruşumuzu güçlendirsin.
Maalesef tam tersini yapmakla meşguller.
30-40 yıl önceki işlemleri didikleyip, bunların sonuçlarına göre seçimlerde kendilerine rakip çıkacak olanların önünü kesmekle uğraşıyor. Adalet mekanizmalarını kamçı gibi kullanarak, rakiplerini bertaraf etmenin çabasında. Kendileri terörist başını “Sayın, PKK’nın Kurucu Önderi” gibi sıfatlarla yücelterek hapisten çıkarma sürecine girmişlerken, rakiplerini PKK’ya yardım etmekle yaftalayıp hapse atmak suretiyle onları destekleyenleri kamçılayıp, sokaklara çıkmalarını adeta teşvik ederek, birlik ve beraberliğin dinamiklerine dinamit koymakta.
Bir taşla birkaç kuş vurmanın hülyasındalar:
Halkın sokaklara çıkıp, bu taraflı uygulamaları protesto etmelerini yasaklıyor adı altında, Katil İsrail’in, Şeytan Amerika’nın ve onların işbirlikçilerinin içyüzlerini halkımıza göstermek için sokaklara çıkıp protesto edilmesini önlemek istiyorlar.
Önce rakiplerini bertaraf etmek için diplomalarını iptal ettirdiler. Sonra aynı rakiplerini “yolsuzluk ve ihaleye fesat karıştırmak” iddia ve ithamları ile hapse attırıyorlar. Böylece bu uygulamalarının inandırıcılığına halk şüpheyle bakar duruma getirildi.
Koltuk ve makam ne kadar tatlıymış be kardeşim. Başta 3 dönem aday olacağız dediler, sonra bunu yok saydılar. 65 yaşından sonra siyaset yapmayacağız, koltuk ve makam istemeyeceğiz, dediler. Bunları unutturduklarını farzederek şimdi “ömür boyu” koltuk için milletimizin “ateş çemberi içinde” bir, beraber ve dik duruşunu sağlayacak olan dinamiklerimize dinamit atmanın derdine düştüler.
Koltuk ne kadar da tatlıymış be kardeşim!
İHTİRAS
Ey iktidar, ihtiraslarına gem vur,
Başkalarının kuyusunu kazma!
Adaleti sağla, o durakta dur,
Başka kuyular kazar, aynı kazma!
Ekrem Şama
...