Çığlıklarımı Artık Duymayacaksın.

Bir Ağustos yangını gibi içimin sen yeri, ey sebeb-i dünyam!
Bilmiyorum hangi hayaller besledi beni sende,
Seni ben olarak hiç görmedim biliyor musun?
Vaktini aldım ömründen özür dilerim.
Ya sen neleri aldın benden biliyor musun?
Sustukları mı görmedin, belki de duyduklarını görmezden geldin.
Hani öyle geliyordu ya işine.
Şimdi,
Duyar mısın iç yangınları mı?
Sesimin kırıldığı, yorulduğum düşleri mi,
Yaşayamadığım dünleri mi ?
Ömrümün gazel döken yanından yazdığım şiirleri sen hiç okumadın.
Baharı olmadı günlerim hazandı.
Sen sağırdın , ben ağır roman çiziyordum.
Sen duymuyordun, ben vaveyla ediyordum, sen anlamıyordun!
Biliyor musun?
Sen beni hiç sevmedin,
Ben biliyorum, sen bilme ama bildiğimi!
Gözlerimin dili sustu, yüreğim ağlıyor.
Kabuk bağlamış yaralarım kanıyor.
Evet evet, benim bu dertlerime derman olmadan gidişin var ya,
İşte en çok da bu kahrediyor beni.
Ama biliyor musun?
O masum yılların elindeki yorgun kız artık büyüdü.
Sorgusuz sualsiz hayata meydan okuyor.
Bir gün aynı mecliste yüzleşmek üzere,
Seni türâbın kollarına bırakıyor.
Yine de sonsuz sevgilerle,
Öyle çok özlüyorum ki, hayatımda baba olan yanını.

Nuray AYHAN. 9:55 Salı 28 Eylül 2021

(Ayrılığın 40'ında bir gökyüzü ağıdı.)