Lübnan’da yaşanan patlama sonucu ölen ve yaralanan insanları gördükten sonra, insanın isyan edesi geliyor. Bunca eziyet, bunca ölüm, Müslüman olduğumuz için mi? Ne zaman gelecek bizim vuslatımız? Hangi mevsime kaldı?
Diyor ya Mihail Nuayme;
“Kardeşim! Biz kimiz? Ne yer, ne yâr, ne diyâr
Uyumak, uyanmak alnımıza kazınmış ar
Dünya çürüttü bizi, kokuşturdu ölülerimizi
Gel kazalım başka bir hendek, al eline bir kürek
Gömelim ölülerimizi tek yürek..”
Birlik zamanı ne zaman gelecek? Bir zamanlar Osmanlı toprağı olan Lübnan; Fransa ve İngiltere’nin bölme cabaları Tanzimat döneminde hızlandı. 1920 yılında Milletler Cemiyeti kararıyla amaçlarına ulaştılar. 1920-1943 yılına kadar 23 yıl Fransa’nın sömürgesinde kaldı. 1943 yıllında 2.Dünya savaşından çıkan Fransa Lübnan’a bağımsızlığını verecekti.
Batı hiçbir zaman sömürgesine özgürlük verirken bile orayı boş bırakmaz. Lübnan’da da öyle oldu. Fransa nifak tohumlarını ekip, oradan ayrıldı.
Lübnan bir ülke, siz oranın ülke olduğuna bakmayın, bizim İzmir ilimiz kadar bir yer. 4 milyon nüfusu var. Bunun da 1 milyonu Filistinli mültecilerden oluşuyor. Kuzeyi ve doğusu Suriye, güneyi İsrail, batısı ise Akdeniz. Yer; Ortadoğu. Böyle bir yerde huzurlu olmak mümkün mü?
İsrail 2006 yılında o kirli çizmeleriyle Lübnan topraklarına girdi. Ama bu sefer İsrail’in işi hiç kolay değildi. Yenilerek geri çekilmek zorunda kalmıştı. Çünkü Şii Hizbullah’ı sadece Ortadoğu’nun Şii’leri değil, tüm Sünni Arap halkları tarafından desteklendi.
Cennet mekân Erbakan Hoca, İslam Birliğinden bahsediyordu. 2006 yılında Araplar birlik beraberlik oluşturunca İsrail Lübnan’ı terk etmesi, Erbakan hocanın İslam Birliği projesinin ne kadar doğru bir karar olduğunun net delilidir.
Kim kuracak İslam Birliği’ni? Bugünkü AKP İktidarı mı? AB’ye girmek için ev ödevi yaparken, tarım, sanayi yönünden batıya bağlıyken, sanayinin ürettiği malların ara mallarını batıdan alıp, yüzde 70-80 oranında AB ülkelerine ihracat ederken; bu nasıl olacak?
2006 Haziran ayı ABD Dış İşleri Bakanı Condoleazza Rice, İsrail’i ziyareti sırasında Yeni Ortadoğu kavramını telaffuz etti. Bu sözden bir ay sonra İsrail askerleri Lübnan’a girecekti. Condoleazza Rice, uluslararası basına; Yeni Ortadoğu’nun Lübnan’da şekilleneceğini söylüyordu.
Her şey ABD’nin ileri karakolu, batının şımarık oğlu İsrail içindi.
2006 yazında Lübnan bir kez daha kana bulandı. 1500 kişiden fazla sivil öldü, 1,5 milyon insan göçtü. Beyrut’un Müslüman mahallelerinde salkım bombaları yağdı. İsrail’e karşı direnen ise Hizbullah’ın askerleriydi.
Barışsever(!) batı ülkeleri ise sessizliği büründü. Sonuç olarak ölen Müslümandı. İsrail saldırılarını sürdürürken Lübnan başbakanı Fuad Sinyora’nın daveti üzerine ABD Dış İşleri Bakanı Condoleazza Rice Lübnan’a geldi.
Bu davet sırasında Rice; “İsrail hedefine ulaşıncaya kadar herhangi bir ateşkes olmayacağını” söyleyecekti. Batıya güvenerek yola çıkanlar her zaman batının kazığını yemişlerdir. Batı hiçbir zaman kölelikten vazgeçmemiştir.
Lübnan başbakanı Fuad Sinyora uluslararası medyanın önünde gözyaşlarını tutamayacaktı. İsrail tam 33 gün sonra Lübnan’dan geri çekildi, ardından Birleşmiş Milletler 1701 sayılı kararıyla Lübnan’a asker gönderdi.
BM asker gönderse ne olur ki, gelen asker bombalanan mahallelere değil, Lübnan’ın İsrail sınırına yerleşti. Amaç, İsrail’in güvenliğinden başka bir şey değildir. Sen Müslümansın ve ölmeyi hak ediyorsun. Batı için hiçbir değerin yoktur. Eğer batı sana değer veriyor gözüküyorsa, üzerinde yaşadığın toprakların yeraltı ve yerüstü madenlerinin hatırınadır.
Lübnan’a gelen Almanya Başbakanı Angela Merkel durumu şöyle açıklıyordu; “Burada İsrail’i korumak üzere bulunuyoruz.” Hiçbir batılı ülke niyetini saklamıyor. Ortadoğu’yu sömürebilmek için, batının jandarmalığını yapacak bir ülke gereklidir. Bu İsrail’den başkasının olması mümkün değildir. Çünkü İsrail ile batı ülkeleri hakkı-ı değil, batılı temsil ederler.
Lübnan Yeni BOP’un hayata geçirilmek için denemelerin, deneylerin yapıldığı bir laboratuvara benzemektedir. Yeni BOP buradan star alacaktır. İsrail’in güvenliği ve genişlemesi için her şey mubahtır. Yeni BOP’un fitili Lübnan’da ateşlenmiştir. Batı petrol kuyularının olduğu ülkeleri şehir devletlerine bölmek istemektedir. Umarım İslam dünyası uyanır ve İslam Birliğini hayata geçirir.